Göz sağlığı ve hastalıkları, gözün işlevlerini etkileyen durumları ve hastalıkları kapsar. Gözler, kişilerin görme yeteneğinin devamlılığı ve sağlığı açısından korunması gereken kritik organlardır. Göz sağlığı gözlerin iyi bir görme fonksiyonu sağlayabilmesi, göz yapısının sağlıklı olması, göz çevresi dokuların ve gözle ilgili yapıların fonksiyonlarını düzgün şekilde yerine getirmesi gibi unsurları içerir. Gözleri ilgilendiren hastalıkları arasında katarakt, glokom, kuru göz sendromu, retinal hastalıklar ve görme kusurları gibi birçok durum bulunur.
Hastanemizin teknolojik alt yapısı göz hastalıklarının teşhis ve tedavisinde biz hekimlere oldukça büyük kolaylıklar sunmaktadır. Teşhiste doğru ve hızlı karar, tedavi uygulamaları ve ameliyatlarda kaliteyi ve hızlı iyileşmeyi sağlamaktadır. Hastalarımız çoğunlukla ameliyattan bir gün sonra günlük işlerine dönebilmektedir.
Kliniğimizde uluslararası standartlarda (FDA onaylı, CE belgeli) kabul görmüş cerrahi işlemler ve tıbbi ürünler kullanılmakta; kalite ve güvenlik ön planda değerlendirilmektedir. Göz kliniğimiz ekip ve alt yapı olarak dünyadaki tıbbi gelişmeleri yakından izleyerek uygulama imkanına sahiptir. Başta Katarakt-Refraktif Cerrahi ve Vitreo-retinal hastalıklar olmak üzere Glokom, Pediatrik Oftalmoloji ve Şaşılık, Kornea hastalıkları ve Okuloplasti gibi oftalmolojinin tüm branşlarında hizmet verilmektedir.
Göz Hastalıkları Nelerdir?
Göz hastalıkları, gözün herhangi bir bölümünü etkileyen durumlardır ve gözünüzün hemen çevresindeki yapıları etkileyen durumlarda içerir. Birçok farklı göz rahatsızlıkları bulunmakta olup teşhis ve tedavide geç kalınırsa görme yeteneğini olumsuz etkileyebilir. Göz hastalıkları çeşitleri şunları içerebilir:
- Katarakt: Katarakt, gözün doğal lensinin zamanla bulanıklaşması sonucu görme kalitesinin azalması ile kendini gösterir. Göz içindeki lens, ışığın retina üzerinde net bir görüntü oluşturmasını engelleyerek bulanık görüşe neden olur. Katarakt, yaşlanma, güneş ışığına uzun süre maruz kalma, sigara içme ve bazı hastalıklar gibi çeşitli faktörlerden kaynaklanabilir.
- Glokom: Glokom rahatsızlığında göz içi basıncı artar. Göz basıncında meydana gelen artış optik sinir hasarına yol açar. Genellikle göz içindeki sıvının dengesiz drenajı nedeniyle oluşur ve zamanla görme kaybına neden olabilir.
- Retina hastalıkları: Retina hastalıkları, retina tabakasında hasara neden olan çeşitli durumları kapsar. Erken teşhis ve tedavi hastalığın ilerlemesinin yavaşlatılması için önemlidir.
- Kuru göz sendromu: Bu rahatsızlık, göz yüzeyinin yetersiz nemlenmesi ile oluşur ve genellikle gözlerin yorgun hissedilmesine, yanmasına ve kızarmasına neden olur. Bu durum, yaşlanma, A vitamini eksikliği, göz enfeksiyonları ve bazı ilaçlar gibi çeşitli faktörlerden kaynaklanabilir.
- Şaşılık: Şaşılık, gözlerin normalde aynı yöne bakmaması sonucu ortaya çıkar ve görme bozukluğuna ve estetik sorunlara neden olabilir. Şaşılığın birçok nedeni olabilir, bunlar arasında göz kaslarının dengesizliği, sinir hasarı ve göz yaralanmaları bulunur.
- Astigmat: Astigmat, gözün kornea veya lensinin düzensiz bir şekilde kavislenmesi sonucu oluşan bir kusurdur. Bu durum, düzgün bir odaklanma olmamasına ve bulanık görüşe neden olabilir.
- Üveyik: Üveyik göz hastalığı, göz içi iltihabı olarak bilinen bir durumdur ve iris, koroid ve siliyer cisim gibi gözün iç yapılarını etkileyebilir. Göz kızarıklığı, ağrı, bulanık görme ve ışığa duyarlılık gibi belirtilere neden olabilir.
- Miyop: Bu durum kişilerin uzak nesneleri net olarak görmesini zorlaştıran bir göz hastalığıdır. Miyop rahatsızlığında göz küresi sağlıklı göz kürelerine göre daha uzundur. Ayrıca kornea ve lensin normalden daha kavisli olmasıda miyop rahatsızlığına neden olabilir.
- Kırmızı göz hastalığı: Kırmızı göz, gözlerin beyaz kısmında bulunan kan damarlarının şişmesi veya genişlemesi sonucu ortaya çıkar. En yaygın nedenler arasında alerjiler, enfeksiyonlar, yorgunluk ve göz yaralanmaları bulunur.
- Gözde sarı nokta hastalığı (AMD): Gözde sarı nokta hastalığı, retina üzerindeki merkezi görüşü etkileyen bir durumdur. Genellikle yaşla birlikte ortaya çıkar ve tıp literatüründe yaşa bağlı makula dejenerasyonu olarak da bilinir.
- Pembe göz hastalığı (Konjonktivit): Pembe göz, gözlerin iltihaplanması sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Enfeksiyonlar, alerjiler veya tahriş edici maddelere maruz kalma gibi çeşitli nedenlerle meydana gelebilir. Gözlerde kızarıklık, sulanma, kaşıntı ve yanma gibi belirtilerle kendini gösterir
Göz Hastalıklarının Belirtileri Nelerdir?
Göz hastalıklarının birçok olası belirtisi bulunur. Genel olarak, göz hastalıklarının ortak belirtileri şunları içerebilir:
- Gözde kızarıklık ve iltihaplanma: Gözdeki kızarıklık, çoğu göz hastalığının ortak belirtisidir. Gözdeki kan damarlarının genişlemesi veya iltihaplanması, gözün kırmızı ve şiş görünmesine neden olabilir.
- Görme kaybı veya bulanık görme: Nesnelerin net görünmemesi, odaklanma güçlüğü veya görsel alan kaybı gibi durumlar görme sorunlarını işaret edebilir.
- Göz ağrısı: Göz ağrısı veya rahatsızlık, göz hastalıklarının diğer yaygın belirtilerindendir. Göz yüzeyindeki tahriş, göz içi basıncın artması veya göz tansiyonu gibi durumlar ağrıya neden olabilir.
- Göz sulanması veya kuruluk: Gözlerin aşırı sulanması veya kuruluk alerjiler, göz enfeksiyonları veya göz kuruluğu gibi durumlar bir sonucu olarak görülebilir.
- Işığa duyarlılık: Gözlerin ışığa aşırı duyarlılığı da göz hastalıklarının belirtileri arasında yer alır. Parlak ışık altında rahatsızlık veya göz kamaşması hissi, gözlerin sağlıksız bir durumda olduğunu gösterebilir.
- Gözde yapısal değişiklikler: Şaşılık, göz yuvarlarında şişlik veya göz kapaklarında düzensizlik gibi değişiklikler göz hastalıklarını işaret edebilir.
Ayrıca gözlerde kaşıntı, yanma, batma hissi, renklerin soluk görünmesi veya çift görme gibi belirtiler de göz hastalıklarının bulunduğunun bir işareti olabilir. Bu belirtiler görüldüğünde bir göz doktoruna başvurulması önemlidir.
Göz Hastalıklarının Tanısı Nasıl Konulur?
Göz hastalıklarının tanısı çoğunlukla göz doktoru tarafından göz muayenesi ile yapılır. Göz muayenesinde görme keskinliği testi, göz tansiyonu ölçümü, biyomikroskopi gibi muayene yöntemleri kullanılabilir. Ayrıca doktorlar kesin teşhise yardımcı olmak için bazı testler isteyebilirler. Göz hastalıklarını teşhis etmek için kullanılan testlerden bazıları şunları içerir:
- OCT (Optik koherens tomografi): OCT, gözün retina tabakasını yüksek çözünürlükte görüntüleyen ileri bir görüntüleme teknolojisidir. Bu test, retina ve optik sinirin yapısını kesitler halinde gösterir.
- Görme alanı testi: Görme alanı testi, bir kişinin çevresel görme yetisini ölçmek için yapılan bir değerlendirmedir. Hasta, merkezi bir noktaya bakarken çevresel alanda beliren ışık noktalarına tepki verir. Bu test, glokom, optik sinir hastalıkları ve beyinle ilgili görme yolları bozukluklarının tanısında önemli bir rol oynar.
- Fundus fotoğrafçılığı: Fundus fotoğrafçılığı, retina, optik disk ve makulanın yüksek çözünürlüklü fotoğraflarının çekilmesini sağlayan bir görüntüleme yöntemidir. Bu test, diyabetik retinopati, makula dejenerasyonu ve optik sinir hastalıkları gibi göz hastalıklarının tanısında kullanılır.
- Elektroretinografi (ERG): Elektroretinografi, retina hücrelerinin ışığa verdiği elektriksel yanıtları ölçen bir testtir. Bu test, retina hastalıklarının tanısında ve değerlendirilmesinde kullanılır
- Floresein anjiyografi: Floresan anjiyografi, retinadaki kan damarlarını görüntülemek için kullanılan bir görüntüleme testidir. Floresein adı verilen özel bir boyar madde, kol damarına enjekte edilir ve bu madde göz damarlarından geçerken fotoğraflar çekilir.
- Tonometri: Tonometri, göz içi basıncını veya gözdeki basıncı ölçen bir teşhis yöntemidir. Tonometri, göz doktorunun hastada glokom riski olup olmadığının belirlenmesine yardımcı olabilir.
Göz Hastalıklarının Tedavisi Nasıl Yapılır?
Göz hastalığı tedavileri, rahatsızlığın nedenine göre farklılık gösterebilir. Kırma hataları en yaygın karşılaşılan göz rahatsızlıklarından biridir. Ayrıca gözlük veya kontakt lens gibi düzeltici lensler görme yeteneğinin ayarlanmasına ve görme keskinliğinin iyileştirilmesine yardımcı olabilir. Göz hastalığı tedavisi şunları içerebilir:
- İlaç tedavisi: Göz hastalıklarının tedavisinde ilaçlar doktor kontrolünde sıklıkla kullanılır ve bu ilaçlar genellikle göz damlası, merhem veya oral ilaçlar şeklinde uygulanır.
- Cerrahi müdahaleler: Cerrahi müdahaleler, bazı göz hastalıklarının tedavisinde gerekli olabilir. Katarakt ameliyatı, glokom cerrahisi veya göz kapağı cerrahisi gibi cerrahi prosedürler göz sağlığı ve yapısal anormalliklerin düzeltilmesinde etkili olabilir.
- Lazer tedavileri: Lazer tedavileri, çeşitli göz hastalıklarının tedavisinde minimal invaziv bir seçenek olarak kullanılır ve genellikle hızlı bir iyileşme süreci sağlar. LASIK ve PRK gibi refraktif cerrahi yöntemleri, miyop, hipermetrop ve astigmat gibi kırma kusurlarını düzeltmek için tercih edilebilir.
- Destekleyici tedaviler: Destekleyici tedaviler, göz hastalıklarının semptomlarını hafifletmek ve hastanın yaşam kalitesini artırmak amacıyla uygulanır. Gözlük ve kontakt lensler, refraktif hataların düzeltilmesi için kullanılır. Suni gözyaşı ve nemlendirici damlalar, kuru göz sendromu tedavisinde kullanılır ve göz yüzeyinin nemli kalmasına yardımcı olur.
Göz kusurlarının düzeltilmesinde iLASİK
Miyop, hipermetrop ve astigmat adını verdiğimiz göz kusurları göz rahatsızlıklarının başında gelmektedir. Bu bozukluklar Excimer lazerle düzeltilebilmektedir. Bıçaksız laser tedavisi olarak ta bilinen bu yöntem tamamen sizin gözünüze özeldir. Keratokonus hastalığında lazerle halka (intracorneal ring) uygulamaları ve Cross-link tedavisi kliniğimizde yaklaşık 10 yıldır başarılı bir şekilde uygulanmaktadır.
Katarakt ameliyatlarında uygulamalar
Katarakt gözümüzün ön-orta kısmında yer alan merceğin saydamlığını kaybederek opak bir görünüm almasıdır. Diğer bir ifade ile şeffaf olan merceğin buzlu cam görünümü almasıdır. Hastanemizde fako cihazları ile katarakt ameliyatları yapılmakta, bu da göze minimal hasar vererek hızlı iyileşmeyi sağlamaktadır. Ayrıca ameliyatta uyguladığımız ‘multifokal göz içi mercekler’ ile ameliyat sonrası gözlük bağımlılığını ortadan kaldırabiliyoruz. Astigmatı olan hastalarımızda “Torik göz içi mercekler” ile aynı seansta astigmat düzeltmesi yapılabiliyor.
Şeker hastalığına bağlı göz hasarı; ‘diyabetik retinopati’
Şeker hastalığı hala tüm dünyada körlüklerin en önemli nedenidir. Şeker hastaları, düzenli kontrol ve tedavi olmazlarsa, körlük tehlikesiyle karşı karşıyadır. Göz rahatsızlıklarının tanısında gelişmiş OCT ve anjiyo cihazları kullanılmaktadır. Kontrollerde, göz rahatsızlıkları erken teşhis edilerek; duruma göre lazer veya göz içi ilaç tedavisi uygulanmaktadır. Lazer tedavisi uyutulmadan, iğne yapılmadan 10-15 dakikalık seanslarda yapılmaktadır. Tahribat, ileri boyutlara geldiğinde ise ameliyat gerekmektedir. Lazer teknolojisi, ameliyatlarda da kullanılmaktadır. Vitrektomi ameliyatları ile ilerlemiş şeker hasarları ve yırtıklar tedavi edilerek hastaların normal görmeleri sağlanabilmektedir. Şeker hastalığına bağlı göz problemleri ve sarı nokta hastalığında (yaşa bağlı maküla dejenerasyonu) körlükler önlenebiliyor ve tekrar görme kazanımı sağlanabilmektedir.
Diğer uygulamalarımız
- Glokom Hastalığı (Göz Tansiyonu) tanı ve tedavisi
- Pediatrik oftalmoloji
- Şaşılık tanı, takip ve tedavisi
- Okuloplastik cerrahi ve göz protez uygulamaları
- Sarı nokta hastalığı tanı, tedavi ve takibi
- Vitreo-retinal cerrahi
- Prematüre retinopatisi takip ve tedavisi
- Üveitler (göz içi iltihapları) takip ve tedavisi
Sık Sorulan Sorular
Göz altı kararması, genellikle yorgunluk ve uykusuzlukla ilgilidir. Alerjiler, egzama, sinüzit anemi (kansızlık) veya böbrek hastalıkları sağlık durumlarının bir işareti de olabilir.
Göz yanması, genellikle kuru göz sendromunun bir belirtisi olabilir, bu durumda göz yeterince gözyaşı üretemez veya kalitesi düşer. Ayrıca, alerjik konjonktivit gibi alerjik reaksiyonlar veya göz kapağı iltihapları da göz yanmasına neden olabilir.
Göz altı şişmesi, genellikle alerjiler veya sinüzit gibi durumların bir belirtisi olabilir, bu durumlarda inflamasyon ve sıvı birikimi meydana gelir. Ayrıca, böbrek hastalıkları veya tiroid problemleri gibi hastalıklarda göz altlarında şişme görülmesinde etkili olabilir.
Birçok sistemik hastalık gözleri etkileyebilir. Diyabet, diyabetik retinopatiye yol açarak görme kaybına neden olabilirken, hipertansiyon retinada damar hasarına sebep olabilir. Ayrıca, tiroid hastalıkları, özellikle Graves hastalığı, gözlerde şişme ve çıkıklık gibi belirtilerle kendini gösterebilir.
Kuru göz hastalığı, gözlerin yeterince gözyaşı üretememesi veya üretilen gözyaşının kalitesinin düşük olması sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Bu durum, gözde yanma, batma, kızarıklık ve görme bulanıklığı gibi rahatsızlıklara yol açabilir.
Uvea göz hastalığı, gözün orta tabakasını oluşturan uvea dokusunun iltihaplanması ile görülen bir hastalıktır. Bu durum, genellikle üveit olarak adlandırılır ve gözde ağrı, kızarıklık, ışığa duyarlılık ve görme kaybı gibi belirtilere neden olabilir.
Gözdeki sarı nokta hastalığı, yaşa bağlı makula dejenerasyonu olarak da bilinir ve makula adı verilen gözün merkezi bölgesindeki hasarı ifade eder. Bu hastalık, yaşlanma sürecinde makulada birikmiş yağ ve proteinlerin neden olduğu göz hücresi ölümüyle ilişkilidir.
Göz sağlığı kişilerin sağlıklı bir görme işlevinin korunması için çok önemlidir. Göz hastalıklarında tedavide geç kalınması durumunda görme kayıpları meydana gelebilir. Bu nedenle düzenli göz kontrolleri önemli olup göz kontrolü yaptırmak isteyen kişiler hastanelerin göz hastalıkları polikliniğinden randevu alarak kontrollerini yaptırabilirler.