Solunum sistemi ve kardiyovasküler sistemde gelişen problemler, kişilerin solunum sıkıntısı yaşamasına yol açarak onların hayat kalitesini düşürebilir. Bazen ileri derece olan solunum sıkıntıları, hastaların günlük aktivitelerini yapmasına bile engel olabilir. Bundan dolayı şüpheli bir belirti fark edildiğine erken teşhis ve tedavi için bir uzmana danışılmalıdır.
Göğüs hastalıkları uzmanı, solunum terapistleri ve sağlık personellerinden oluşan göğüs hastalıkları bölümü, gelişmiş görüntüleme ve solunum fonksiyon testleri gibi son teknoloji tanı teknolojileri ile çalışır. Hasta odaklı bakımı benimseyerek hem önleyici uygulamaları hem de terapötik müdahaleleri içeren bütüncül bir tedavi uygular.
Misyonumuz: Göğüs Hastalıkları alanında en son teknolojik cihazları ve en yeni tedavi metotlarını takip etmek, alanında ve hastalıklara özelleşmiş seçkin ve deneyimli kadrosuyla insanlığın hizmetine sunmak, doğru tanı ve tedavide mükemmel sonuçlara ulaşmak.
Vizyonumuz: Göğüs Hastalıkları alanında sorunların çözümünde, hastalıkların tanı ve tedavisinde ulusal ve uluslararası kurumlarca akredite olmuş merkezlerden olmak.
Alt Birimlerimiz:
- Göğüs Hastalıkları ve Alerji Polikliniği
- Sigarasız Yaşam ve Sigarayı Bırakma Polikliniği
- Solunum Fonksiyonları Laboratuvarı
- Alerji Laboratuvarı
- Bronkoskopi Laboratuvarı
- Diğer İşlem ve Uygulamalar
- Hasta Eğitimi
Göğüs Hastalıkları Nelerdir?
Göğüs hastalıkları bölümü, akciğerler, solunum ve kardiyovasküler sistemdeki hastalıkların teşhisi ve tedavisi ile ilgilenir. Bu hastalıkların şiddeti değişebilir ve genellikle enfeksiyonlar, çevresel faktörler, genetik yatkınlıklar veya yaşam tarzı tercihleri sonucunda ortaya çıkabilir. Göğüs hastalıklarının temel doğasını anlamak, etkili bir önleme ve yönetim için önemlidir. Bu hastalıklar şunlardır:
- Zatürre: Pnömoni olarak da bilinen zatürre, akciğerlerdeki hava keselerinin iltihaplanmasıdır. Genellikle bakteriyel, viral veya mantar enfeksiyonlarından kaynaklanır.
- Bronşit: Bronşların iltihaplanması anlamına gelen bronşit, koyu renkli balgam ve hırıltı ile karakterizedir. Viral enfeksiyonlardan, sigara içmekten veya tahriş edici maddelere maruz kalmaktan kaynaklanır.
- Amfizem: Akciğerdeki alveollerin kademeli olarak yıkılması ve elastikiyetinin azalmasıdır. Bu bozulma da hava akışının bozulmasına ve solunum problemlerine yol açar.
- Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH): KOAH, öncelikle kronik bronşit ve amfizemden kaynaklanan ilerleyici bir akciğer hastalığıdır. Bu hastalıkta bronşların daralması ve akciğerledeki elastikiyetin kaybına bağlı olarak hava akımı bozulur. Sigara içmek, KOAH için önemli bir risk faktörüdür.
- Astım: Astım, hava yollarının iltihaplanması ile karakterize kronik bir durumdur ve tekrarlayan öksürük, göğüs sıkışması ve nefes darlığı nöbetlerine neden olabilir. Astım, alerjenler, egzersiz veya çevresel faktörler tarafından tetiklenebilir.
- İnterstisyel Akciğer Hastalıkları: Bu kategori, akciğer dokusunun iltihaplanması ve sertleşmesine neden olan bir grup bozukluğu içerir. İdiopatik pulmoner fibrozis gibi durumlar, bozulmuş akciğer fonksiyonuna yol açabilir.
- Akciğer Kanseri: Akciğerlerde kontrolsüz hücre büyümesi sonucu meydana gelen akciğer kanseri, özellikte tütün dumanı, çevresel kirleticiler veya genetik kaynaklı oluşur. Akciğer kanseri vakalarındaki sonuçları iyileştirmek için erken teşhis ve müdahale önemlidir.
- Pulmoner Emboli: Pulmoner emboli, bir kan pıhtısının akciğerlere gitmesi ve kan akışını tıkaması durumu ifade eder. Bu durum yaşamı tehdit edici olabilir ve ani göğüs ağrısı, nefes darlığı ve hızlı kalp atışı gibi belirtilerle kendini gösterebilir.
- Mesleki Akciğer Hastalıkları: Belirli mesleki tehlikelere maruz kalma, göğüs hastalıklarına neden olabilir. Örneğin, asbestle ilişkili hastalıklar, asbestoz veya mezotelyomaya yol açabilir.
- Kistik Fibrozis: Kistik fibrozis, solunum ve sindirim sistemlerini etkileyen genetik bir bozukluktur. Kalın ve yapışkan mukus üretimine yol açarak tekrarlayan akciğer enfeksiyonlarına ve solunum zorluklarına neden olur.
- Plevrit: Akciğerleri çevreleyen ince zarların iltihaplanmasıdır. Göğüs ağrısı ve nefes almada zorluklara neden olabilir.
- Plevral Efüzyon: Enfeksiyonlar, kalp yetmezliği veya kansere bağlı olarak göğüs kafesinde bulunan plevral boşlukta sıvı birikmesidir.
- Pnömotoraks: Akciğerlerden hava kaçışı sonucu akciğer ile göğüs duvarı arasındaki plevra boşlukta hava birikimesidir. Biriken hava akciğerler üzerinde basınç oluşturarak akciğerin sönmesine neden olur.
Göğüs Hastalıklarının Belirtileri Nelerdir?
Göğüs hastalıkları ile ilişkilendirilen belirtileri tanımak ve erken farkına varmak, hızlı müdahale için büyük öneme sahiptir. Bu belirtiler şunlardır:
- Nefes Darlığı: Göğüs hastalıklarında en belirgin semptom olan nefes darlığı veya dispne, solunum sıkıntısının bir işareti olabilir. Temel duruma bağlı olarak hafiften şiddetliye kadar değişebilir.
- Sürekli Öksürük: Haftalarca süren kronik veya sürekli bir öksürük, akciğer enfeksiyonları, kronik bronşit, astım veya hatta akciğer kanserini gösterebilir. Öksürüğün tipi ve eşlik eden özellikler, temel sorun hakkında değerli ipuçları sağlayabilir.
- Göğüs Ağrısı: Göğüs ağrısı çeşitli göğüs hastalıklarından kaynaklanabilir, bunlar arasında zatürre, plevrit veya kalp krizi bulunabilir. Ağrının doğası, süresi ve yeri, kesin bir teşhis için önemlidir.
- Hırıltı: Hırıltı, genellikle astım veya kronik obstrüktif akciğer hastalığı gibi durumlarla ilişkilidir. Hava yolunun tıkanıklığına veya iltihaba işaret eder.
- Yorgunluk: Sürekli yorgunluk, birçok göğüs hastalığının bir belirtisi olabilir. Vücut, nefes almada zorlanması nedeniyle enerji ihtiyacını karşılayamaz ve bu da yorgunluğa yol açar.
- Siyanoz: Cildin, dudakların ve parmak uçlarının mavimsi renk değişimi, kanda oksijen eksikliğini gösteren endişe verici bir işarettir. Zatürre, pulmoner emboli veya doğuştan gelen kalp kusurları gibi durumlar siyanoza neden olabilir.
- Açıklanamayan Kilo Kaybı: Açıklanamayan kilo kaybı, akciğer kanseri dahil bazı göğüs hastalıkları ile ilişkilendirilebilir. Bu kilo kaybının sebebi ise kronik iltihap veya kötü huylu tümör nedeniyle artan enerji ihtiyacıdır.
- Sık Solunum Yolu Enfeksiyonları: Tekrarlayan enfeksiyonlar, solunum sisteminin zayıfladığının bir işareti olabilir. Sık solunum yolu enfeksiyonları yaşayan kişiler, altta yatan nedeni belirlemek için bir uzmana başvurmalıdır.
Göğüs Hastalıklarının Tanısı Nasıl Konur?
Göğüs hastalıkları bölümünde hastalıkların tanısını koymak için şu testler uygulanır:
- Klinik Değerlendirme: Teşhis süreci kapsamlı bir klinik değerlendirme ile başlar. Sağlık çalışanları, detaylı bir hasta öyküsü alır, semptomları sorar ve temel bilgileri toplamak için fiziksel bir muayene yapar. Semptomların süresi, doğası, yaşam tarzı ve çevresel maruziyet gibi faktörler dikkate alınır.
- Görüntüleme Çalışmaları: Radyolojik görüntüleme, göğüs hastalıklarını teşhis etmede kritik bir rol oynar. X-ışınları, hızlı ve temel bir değerlendirme sağlayarak akciğer yapısındaki anormallikleri ortaya koyar. Bilgisayarlı tomografi (BT) taramaları, detaylı kesitsel görüntüler sunarak lezyonları, tümörleri veya enfeksiyonları tespit etmeye yardımcı olur.
- Solunum Fonksiyon Testleri : Bu testler, akciğer fonksiyonunu değerlendirmek için kullanılır. Akciğer kapasitesi, hava akışı ve gaz değişimi gibi parametrelerini ölçer. Spirometri ve akciğer kapasitesi gibi bu testlerden bazılarıdır. Anormal sonuçlar, astım, kronik bronşit veya kısıtlayıcı akciğer hastalıkları gibi durumları gösterebilir.
- Laboratuvar Testleri: Kan testleri, enfeksiyon, iltihap veya anormal bağışıklık tepkilerinin varlığı hakkında değerli bilgiler sağlayabilir. Özellikle tam kan sayımı, C-reaktif protein (CRP) ve otoimmün belirteçleri tespit etmek için yapılır.
- Bronkoskopi: Hava yollarını doğrudan görmeyi gerektiren durumlarda bronkoskopi kullanılır. Kameralı ince, esnek bir tüp, burun veya ağız yoluyla akciğerlere yerleştirilir. Bu işlem, akciğerleri incelemesine ve daha fazla analiz için örnek almasına olanak tanır.
- Biyopsi: Görüntüleme testlerinde tespit edilen anormalliklerin doğrulanması için biyopsi gerekebilir. Biyopsi ile elde edilen doku örnekleri kesin teşhis koymak için büyük öneme sahiptir.
- Elektrokardiyogram (EKG) ve Ekokardiyografi: Kalp fonksiyonunu değerlendirmek ve göğüs semptomlarının kalple ilgili nedenlerini elemek için EKG veya ekokardiyografi yapılabilir. Bu testler, kalp yetmezliği veya pulmoner hipertansiyon gibi durumları tespit etmeye yardımcı olabilir.
Göğüs Hastalıklarının Tedavisi Nasıl Yapılır?
Göğüs hastalıklarıyla başa çıkmak kişiden kişiye göre değişse de zorlayıcı olabilir. Çünkü bu hastalıklar sadece fiziksel sağlığı değil, genel yaşam kalitesini de etkileyebilir. Etkili tedavi için hem tıbbi müdahaleler hem de yaşam tarzı değişiklikleri gerekir. İnhaler ve antibiyotik gibi ilaçlar, belirtileri yönetmeye yardımcı olurken solunum terapileri ve egzersizler akciğer fonksiyonunu artırır. Sigarayı bırakmak, dengeli bir diyet benimsemek ve aktif kalmak genel sağlığa önemli katkılarda bulunur. Oksijen seviyeleri düşük olanlar için oksijen terapisi, günlük aktiviteleri daha yönetilebilir hale getirebilir. Daha ciddi durumlarda cerrahi müdahaleler, özellikle akciğer kanseri veya amfizem gibi durumları için gerekebilir. Aşılar, psikolojik destek ve düzenli kontroller, bütüncül bir yaklaşım sağlayabilir. Bunların yanında çevresel farkındalık, temiz bir yaşam alanı ve olumlu bir bakış açısı, göğüs hastalıklarını yönetmek ve tedavi etmek için önemlidir.
Sık Sorulan Sorular
Akciğerleriniz de bir sorun olup olmadığını anlamanın temeli, vücudunuzun sinyallerine odaklanmaktan geçer. Kalıcı öksürük, nefes darlığı, göğüs ağrısı veya açıklanamayan yorgunluk uyarı işaretleridir. Bu belirtilerin yanında sigara içiyorsanız veya aile geçmişinizde akciğer sorunları varsa, düzenli sağlık kontrolü önemlidir.
Akciğerle ilgili hastalıklara göğüs hastalıkları bölümü bakar.
Kronik akciğer hastalıkları, uzun bir süre boyunca devam eden ve zamanla kötüleşen bir grup solunum rahatsızlığıdır. Bunlar:
- Kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH)
- Astım
- Pulmoner fibrozis
- Bronşektazi
Akciğer enfeksiyonları sessizce ortaya çıkabilir ve genel sağlığı ciddi oranda etkileyebilir. Belirtileri erken fark etmek ve müdahale etmek, bu hastalıklarla başa çıkmak için önemlidir. Akciğer enfeksiyonun başlıca belirtileri arasında, kalıcı öksürük, nefes darlığı, koyu renkli balgam ve göğüs ağrısı vardır. Ateş, titreme ve vücut ağrıları solunum enfeksiyonlarına eşlik edebilir.
Akciğerlerde iltihaplanma olduğunda normal solunum süreçlerini bozar ve kalıcı öksürük, nefes alma zorluğu ve göğüs rahatsızlığı gibi belirtilere yol açar. İltihap, enfeksiyonlar veya tahriş ediciler tarafından tetiklenen bağışıklık tepkisidir. Bu tepki, uzun vadeli hasara yol açarak akciğer fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir.
Akciğerlerin su toplaması akciğer hastalıkları veya enfeksiyonlarla ilişkilendirilen sıvı dolu keselerin varlığını işaret eder. Bu kabarcıklar veya büller, normal solunum fonksiyonunu engelleyebilir ve öksürük, göğüs ağrısı ve nefes darlığı gibi belirtilere yol açabilir.
Erken teşhis, etkili yönetim ve genel solunum sağlığının iyileştirilmesi için önemlidir. Düzenli kontrol, yaşam tarzı değişiklikleri ve erken teşhis, bireyler üzerinde göğüs hastalıklarının etkilerini hafifletmek için önemli bir adımdır. Siz de yukarıda bahsedilen belirtileri yaşıyorsanız göğüs hastalıkları bölümüne randevu alma konusunda bilgi almak için en yakın sağlık kuruluşuna başvurabilirsiniz.