Koroner arterler kalbin kendisini besleyen damarlara verilen isimdir. Tüm vücuttaki kan akımının %3-5’i koroner damarlardan geçer. Koroner arter hastalığı bu damarların kendisinde meydana gelen tıkanıklıklarla ortaya çıkan hastalığa verilen isimdir. Koroner arter hastalığına bağlı miyokard infaktüsü tek başına ABD’de ölümlerin % 20-25’inden sorumludur. Koroner arter hastalığı için risk faktörleri: Kan yağ değerlerinde bozukluk, hipertansiyon, sigara kullanımı, şeker hastalığı, ailede koroner arter hastalığının bulunması, fazla kiloluluk, fiziksel inaktivite, yağlı beslenme alışkanlığı, yaş (erkeklerde ≥45, kadınlarda ≥55 ) koroner arter hastalığı için risk faktörleridir.
Şikayetler ve Belirtileri
Hiçbir belirti vermeden yıllar boyunca ilerleyebileceği gibi, daha önceden olmayan, yeni başlayan çabuk yorulma, eforla gelen ve eforu kısıtlayan göğüs, sırt, kol ağrısı, yine yeni gelişen eforla alakalı nefes darlığı sık görülen belirtilerdir. Bunu yanı sıra koroner arter hastalığının ilk bulgusu ani kalp krizi ya da daha şanssız hastalarda ani ölüm olabilir.
Göğüs ağrısı koroner kalp hastalığı için tipiktir bu ağrı sol kola, boyuna veya karının üst bölgesine yayılabilir. Bazen ağrı olmadan sadece göğüste baskı, yanma veya yorgunluk hissi olabilir. Koroner arter hastalığında hastalığın ciddiyeti ile hastalığın bulguları paralellik göstermez. Çok ağır bir koroner hastasının hiçbir yakınması olamayabilir.
Koroner Arter Hastalığında Tanı Yöntemleri
EKG, Eforlu EKG, Sintigrafi, Ekokardiografi ve Koroner Anjiografi yöntemlerinden yararlanılır.
Koroner arter hastalığında 3 tedavi yöntemi uygulanır.
- İlaç tedavisi
- Koroner damarlara anjioplasti ve stent (kafes) uygulanması
- Koroner arter by-pass greftlemesi
Koroner arter hastalığında amaç hastanın şikayetlerini geçirirken bunun yanında koroner arter hastalığına bağlı ölüm riskini en aza indirmektir.
Cerrahi Girişim
- Sol ana koroner hastalığında
- Üç damar hastalığında
- Kalbin kasılma yeteneğinde bozulma ile birlikte iki damar hastalığında
- Tekrarlayan anjioplasti ve stent (kafes) girişimine rağmen sol ön inen damarda tekrarlayan tıkanıklıklar
- Başarısız balon ve stent girişimi sonrasında damar tam tıkanır ve göğüs ağrısı başlarsa
Günümüzde koroner arter hastalarının karşılaştıkları en büyük sıkıntı koroner anjiosu çekilen hastaya bazı hekimlerin anjioplasti ve stent önerirken başka hekimlerin by-pass ameliyatı önermesidir. Hastaların kafası karışmakta ne yapacağını bilmemektedir. Bu durumlarda kardioloji ve kalp damar cerrahının bir arada konsey yaptıkları bir merkezde ortak karar en doğru yaklaşık olmaktadır. Unutulmamalıdır ki yapılacak girişim sadece hastanın şikayetlerini geçirmek için değildir. Önemli olan koroner kalp hastalığına bağlı ölüm riskini uzun dönemde de en düşük seviyede tutacak bir girişim olmalıdır.
Koroner Arter Cerrahisi
Koroner arter cerrahisinde birçok farklı ameliyat şekli vardır.
- Kalp akciğer makinesi kullanılarak yapılan koroner by-pass ameliyatları
- Çalışan kalpte yapılan koroner arter by-pass ameliyatları
- Aort’a hiç dokunulmadan yapılan koroner by-pass ameliyatı.
Bu 3 yöntemden uygulanacak olan yöntem hastanın durumuna göre belirlenir. Burada ilave hastalık olarak akciğer hastalığı, geçirilmiş felç durumu, boyun damarlarında tıkanıklık ve böbrek fonksiyonlarındaki bozukluklar gibi diğer sistem hastalıkları uygun yöntemin belirlenmesinde ve ameliyatın riskini en aza indirgemede önemlidir. Koroner arter by-pass ameliyatında hastanın diğer bölgelerinden alınan atar damarlar [göğüs duvarı arteri (internal mamarian arter), kol arteri (radyal arter), mide arteri (gastroepiploik arter)] ve toplar damarlar [bacak veni (safen ven)] tıkalı olan koroner damarların alt kısımlarına yeterli kan akımını sağlayacak şekilde yerleştirilir.