KALP TÜMÖRÜ AMELİYATI (KALP TÜMÖRÜ ÇIKARILMASI)
Kalp tümörü kalpte görülen tümörlere verilen addır. Tümör kendisi kalpten kaynaklanabildiği gibi başka yerlerde başlayan kanserli hücrelerin kalbe yayılım göstermesi ile de meydana gelebilir. Kalpte oluşan tümör yuzde 98 kötü huylu yani kansere neden olan tümör olmayabilir. Kötü huylu tümörlerin tedavisinde tümörün türü önemli bir etkendir. İyi huylu tümörler yayılım göstermedikleri için çıkarmak daha kolay iken kötü huylu tümörlerin tedavisi daha zorlu olabilir. Kişinin sağlık durumu ve diğer durumlara göre ilaç tedavisi, kemoterapi, radyoterapi veya cerrahi işlem uygulanabilir. Kalp tümörü ameliyatı iki tür olarak uygulanır. Açık kalp ameliyatı geleneksel olarak bilinen ameliyattır. Minimal invaziv olarak bilinen kapalı ameliyat ise gelişen teknoloji ile ortaya çıkmış bir ameliyat türüdür ve oldukça tercih edilmektedir.
KALP TÜMÖRÜ NEDİR?
Kalp, vücudun her tarafına kan pompalanmasını sağlayan yetişkin bir insanın yumruğu büyüklüğünde bir organdır. İnsan kalbi kastan yapılmıştır ve 4 adet odacığı (2 kulakçık ve 2 karıncık) bulunur. Kalbin ana işlevi kanın tüm vücuda ulaşmasını sağlamaktır. Bunu yaparken kalp atış hızını veya diğer vücut işlevlerini kontrol etmek için sinir ve endokrin sistemi gibi farklı sistemlerle birlikte çalışır. Kalp vücudun sağ ve sol akciğerleri arasında sol kısma daha yakın olacak şekilde konumlanmıştır. Sağlık durumu, yaşam tarzı, veya aile geçmişi gibi çeşitli durumlar kişinin kalp sağlığı üzerinde olumsuz etkilere sahip olabilir ve zamanla bir kalp hastalığı gelişmesine neden olabilir.
Tümör anormal hücreler grubu veya kitle olarak tanımlanır. Tespit edilen her tümör kişide kanser olduğu anlamına gelmez. Tümörler vücudun her bölgesinde oluşabilir ve doku, organ veya kemikleri etkileyebilir.
Vücudun her bölgesinde oluşabilen tümörler kalpte de meydana gelebilir. Kalp tümörleri kalp kasında veya komşu yapılarda bulunarak kalpte büyüme meydana getiren tümörlerdir. Kardiyak tümörler olarak da adlandırılır. 1 santimetreden 15 santimetreye değişen boyut ve şekilleri bulunabilir. İyi huylu olanları daha sık olarak gözlenirken kötü huylu tümörlere de nadir de olsa rastlanır. İyi huylu olanları çoğunlukla zararsız ve kolay bir tedavi sürecine sahiptir. Ancak bazı durumlarda kalbin bazı noktalarını bloke ederek çalışmasını önleyebilir veya çıkarılmasını zorlaştırabilir. En yaygın türü tümör ATRİYAL MİKSOMA olmak üzere lipom, fibrom gibi çeşitli türleri bulunur.
Kalp tümörleri her yaştan insanda gözlenebilir. Bu tümörün iyi huylu olanları 30-50 yaş aralığında daha sık olarak gözlenirken en yaygın türü olan atriyal miksoma 30-60 yaş aralığındaki kadınlarda daha sıklıkla gözlenir. Kötü huylu Kalp tümörünün kalpten kaynaklanması nadir olarak görülür. Çoğunlukla başka bir organdaki kanserli hücre kalbe doğru metastaz yapması ile oluşur. Kardiyak tümörün erken evrede teşhis edilmesi tedavi süreci ve sonucunda daha iyi sonuçlara yol açabilir. Tümörün türü, boyutu, kalbinizde bulunduğu konum ve sağlık durumunuz gibi durumlar tedavinizi etkileyebilir.
KALP TÜMÖRÜ BELİRTİLERİ
Kalp tümörünün belirtileri tümörün türü, şekli ve konumuna göre değişiklik gösterebilir. Bazı hastalar hiç semptom vermezken bazı hastalarda hafif veya şiddetli semptomlar gözlenebilir. Kötü huylu tümör daha ani başlayan ve hızla kötüleşen belirtilere sahiptir. Genel olarak kalp tümörü belirtileri şunlardır:
- Göğüs rahatsızlığı
- Baş dönmesi ve bayılma
- Görme kaybı
- Halsizlik
- Ateş ve titreme
- Kalp çarpıntısı ve aritmi
- Eklem ağrısı
- Artmış inflamatuar belirteç
- İştah kaybı
- Gece terlemeleri
- Peteşi (Deri altında meydana gelen minik kanamalar)
- Nefes darlığı
- Bacaklarda şişlik
- Sebepsiz ve istemsiz kilo kaybı
Bu semptomlar doktorlar tarafından ‘’spesifik olmayan’’ olarak adlandırılan semptomlardır. Yukarıda bahsedilen semptomlardan bir veya birkaçına sahip olmanız kalp tümörünüz olduğu anlamına gelmeyebilir. Bu semptomlar genellikle bir kalp hastalığında yaşayabileceğiniz semptomlar olduğu gibi başka bir sağlık sorunundan da kaynaklanıyor olabilir. Bu nedenle eğer semptomlara sahip ve bir şüphe içerisinde iseniz size en yakın hastaneye başvurarak mutlaka bir kontrol ettirmeniz sağlığınız için en iyi seçenek olabilir.
KALP TÜMÖRÜ NASIL TEŞHİS EDİLİR?
Kalp tümörlerinin teşhisi için birkaç farklı yöntem bulunur. Hastada ani gelişen bir kalp problemi, yaptırdığı bazı testlerin sonucunda görülen şüpheli bulgular, kalbe yakın noktalarda görülen kanserli hücre veya diğer nedenler doktorun tümörden şüphelenmesine ve bunun için bir tetkik istemesine neden olabilir. Kalp tümörlerini belirtiler yolu ile teşhis etmek semptomların hastalığa özel olmaması ve diğer durumlarda da gözlenebilmesi nedeniyle zordur. Bir tür kalp üfürümü olabilir.. Tümör kalp kapaklarından olan mitral kapağı engellediği durumda bu ses duyulur.
Doktor hastada kalp tümöründen şüphelendiğinde tam olarak tanıyı koyabilmek için bilgisayarlı tomografi ,manyetik rezonans görüntüleme gibi görüntüleme testleri kullanır. Daha detaylı bir teşhis konmak istendiğinde göğüs açılıp kalpteki tümörden bir miktar doku alınır ve biyopsi için laboratuvara gönderilir.
BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİ (BT)
Özel röntgen ışınlarını kullanarak istenilen bölgelerin detaylı resim ve taramalarının elde edilmesidir. Kalp tümörü şüphesinde doktorunuz bilgisayarlı tomografi isteyebilir. BT teknolojisinin sahip olduğu çok dilimli tarama imkanı ile hareket eden kalbin damarları ve çevresindeki yapıları yüksek kaliteli ve 3 boyutlu görüntüleri elde edilir. Bazen BT taramalarında bir kontrast maddesi kullanılabilir. Bu madde belirli özelliklerin vurgulanması ile görüntünün iyileşmesini sağlar. Bu madde size damardan verilebilir veya direkt olarak içirilebilir. Daha sonrasında 24 saat içerisinde idrar yolu ile vücuttan atılır.
MANYETİK REZONANS GÖRÜNTÜLEME (MR)
Manyetik rezonans görüntüleme radyo dalgaları ve manyetik alanı kullanarak doku veya organların detaylı görüntülerinin oluşturulmasıdır. MR sırasında herhangi bir ağrı veya acı hissetmezsiniz. Kalp tümörü durumunda kalp MR’ı istenir. Bu sayede kalp kapakçıkları, odacıkları, kasları gibi kalbin tüm bölümleri detaylı olarak gözlenebilir. Kanın hareketi ve diğer kısımların hareketleri izlenerek kalbin hangi kısmında ne gibi bir hasar veya sorun olduğu saptanır.
EKOKARDİYOGRAFİ
Ekokardiyografi kalp hareketinizi grafiğe döken bir görüntüleme cihazıdır. Kalp ultrasonu olarak da bilinir. Ekokardiyografi radyasyon kullanmaması ile diğer görüntüleme seçeneklerinden ayrılır. Görüntüleme için yüksek frekanslı ses dalgalarını kullanır. Doktorunuzun isteğine göre farklı türlerde çekilebilir. Örneğin görüntüler ik boyutlu ya da üç boyutlu olabilir veya doktorunuz kanın akışını gözlemlemek istiyorsa Doppler ultrason tercih edilebilir gibi. Doktorunuz veya ekibi size gerekli durumlarda mutlaka konu hakkında bilgi verecektir. Ekokardiyografi 40 ile 60 dakika arasında sürebilir.
Küçük tümörleri gözleyebilmek için doktorunuz ağızdan giren bir ultrason probu kullanarak Eko çekmeyi uygun bulabilir. Transözofajiyal Eko denilen bu yöntem kalbin içini en ayrıntılı gösteren görüntüleme yöntemidir.
KALP TÜMÖRÜ TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELERDİR?
Kalp tümörü tedavi seçenekleri tümörün tipine göre değişiklik gösterir.
- İyi huylu olan tümörler boyutları küçük ve tehlikeli bir yerde değilse cerrahi işlem uygulanabilir.
- Kötü huylu kalp tümörü çok nadir olmakla birlikte tedavi hasta için zor bir süreci içerir. Hayati bir organda bulunan bu tümörler için uygulanan tedavinin amacı ilerlemeyi yavaşlatmak ve hastanın yaşam kalitesini yükseltmektir. Kemoterapi ve radyasyon tedavisi kanserin ilerlemesini yavaşlatmak için uygulanırken komplikasyonlar için de ilaç tedavisine başlanabilir.
- Kalbe metastaz yapan tümörler: Kalp tümörleri çoğunlukla başka bir yerde başlayan kanserin kalbe yayılması ile görülür. Bu nedenle tedavisi kanserin kaynağına göre değişiklik gösterir. Kemoterapi uygulanabilir veya tümörün cerrahi işlem ile alınması tercih edilebilir. Tümör büyümesini yavaşlatmak için çeşitli ilaç tedavileri uygulanabilirken tümördeki fazla sıvıyı boşaltmak için göğsünüze tüpler yerleştirilebilir.
Kalp tümörü tedavisinde uygulanan cerrahi işlemler farklılık gösterebilir. Geleneksel olarak bilinen göğsün tamamen açılması ile gerçekleşen açık ameliyat ile tedavi edilebileceği gibi daha az komplikasyon riski içeren kapalı ameliyat ile de tedavi mümkündür.
AÇIK AMELİYAT
Açık kalp ameliyatı denildiğinde çoğu kişinin aklında canlanan durumdur. Cerrah göğsünüzün ortasında dikey olarak derin bir kesi açar. Ameliyat sırasında bir kalp akciğer makinasına bağlanırsınız ardından kalbiniz durdurulur ve bu şekilde ameliyat başlamış olur. Cerrah tümörü ve onunla birlikte bir miktar dokuyu da çıkarabilir. Ardından organı onarıp tekrar yapılandırarak ameliyata son verir. Açık kalp ameliyatı boyunca anestezi etkisinde kalacağınız için işlem sırasında herhangi bir şey hissetmezsiniz. Ancak açık kalp ameliyatı önemli bir prosedürdür ve iyileşme süreci biraz zaman alabilir.
MİNİMAL İNVAZİV (KAPALI AMELİYAT)
Minimal invaziv tedavi geleneksel ameliyattan farklı olarak göğüste büyük bir kesi açılmasını gerektirmez. Bu prosedür sırasında cerrah tümörü çıkarmak için küçük kesikler atar. Ardından bu kesiklere. Günümüzde gelişmiş görüntüleme teknikleri ve diğer teknolojik gelişmeler sayesinde uygulanabilen bu yöntem kapalı ameliyat olarak adlandırılır. Vücuda büyük bir kesik atılmamasından kaynaklı açık ameliyata göre daha hızlı bir iyileşme sürecine ve ameliyat sonrası daha az komplikasyon oluşumuna neden olur.
Kalp tümörleri nadir olarak görülür ve bu tümörleri çıkarmak için yapılan ameliyatlar diğer kalp ameliyatlarına göre daha az sıklıkta uygulanır. Bu süreçte kalp tümörü tedavisinde deneyimli olan bir hastane veya doktoru tercih etmek, hastanenin yeterli koşullara sahip olduğuna emin olmak sağlığınız için en doğrusu olacaktır.