Bacaklarda ağrı ve şişlik sorunu yaratabilen varisler, önlemi alınmadığı takdirde ciddi bir sağlık problemi haline gelebiliyor. Özellikle kadınlarda sık topuklu ayakkabı kullanımı ve uzun süreli ayakta durma sonucu ortaya çıkabilen varislerden ameliyatsız tedavi yöntemleri ile ağrı ve acı hissetmeden kurtulabilmek mümkün!
Varisler zamanla deride renk değişikliğine neden olabiliyor
Varis, kirli kanın kalbe dönüşümünü sağlayan toplardamarların aşırı basınç ve tıkanıklık sonucu genişleyerek kanı kalbe geri götürme fonksiyonlarını yitirmesi sonucu oluşur. Toplardamarlarda oluşan kapak yetmezliği ve aşırı basınç sonucu bacaklardaki yüzeysel toplardamarlar genişleyerek, uzar büklümlü ve yeşil-mavi renkli bir görüntü ile varisler oluşturur. Varisler tedavi edilmediğinde ilerleyerek, deride renk değişikliğine, pıhtı ve yaralar oluşmasına yol açabilir.
Yaş faktörüyle birlikte en çok kadınlarda görülüyor
Varis en çok erişkin insanların % 20’si ile 50 yaşını geçen kişilerin %50’sinde görülmektedir. Yaşı 70’in üzerindeki hastaların %70 ila 80’inde varis görülme oranı mevcuttur. Topuklu ayakkabı ve doğum kontrol hapı kullanımı toplardamarlarda staz ve pıhtı oluşumuna neden olduğu için, varis en sık kadınlarda görülmektedir. Uzun süreli hareketsizlik, normalin üstünde kilo ve genetik yatkınlık da varis hastalığına hazırlayıcı faktörlerindendir.
Yaz geliyor kendinizi sıcaklardan koruyun!
Varis problemi yaşayan kişilerde oluşabilen bacak ağrılarında sıcak ile uygulama yapılması oldukça sakıncalı bir durumdur. Yaz aylarına girdiğimiz bugünlerde sıcakların artırdığı varis şikayetlerinin neden olduğu ağrılardan kurtulmak için deniz kenarında bacakların kuma gömülüp saatlerce kalması, kaplıcalarda sıcak suda uzun süre bekletmek gibi tercihler varis için tehlikeli sonuçlar ortaya çıkarabilmektedir. Bunların yanı sıra uzun süre ayakta sabit kalmak ve topuklu ayakkabı kullanımı bu hastalık için olumsuz yönde etki ederek hastaların şikayetlerini ve komplikasyonlarını artırabilmektedir.
Tedavi yöntemi varislerin durumuna göre değişebiliyor
Varis tipi, boyutu ve yaygınlığına göre değişik yöntemlerle tedavi edilir. Tedavide ki amaç şikayetleri hafifletmek, komplikasyonları önlemek ve kötü görünümün düzeltilmesidir. Eğer çok fazla rahatsızlık vermiyor ve belirtileri çok az ise, doktorunuz yaşam tarzınızda değişiklikler yapmanızı önerebilir. Fakat aşırı şikayet, kan pıhtısı ve cilt bozukluğu söz konusuysa en uygun yöntem ile tedavi önerecektir.
Skleroterapi yöntemi ile damar içinden ilaç verilerek anesteziye gerek kalmıyor
Varis tedavisinde kullanılan skleroterapi yöntemi lokal anestezi altında ameliyathane şartlarında hastaya herhangi bir kesi yapılmadan ultrasonografik destekle yapılarak damar içinden ilaç verilerek tamamlanır. Ameliyatsız varis tedavisi sonucu kişi 2-3 saat istirahat sonrasında ayağa kalkarak, eve gidebilir. 3-4 gün varis çorabı giymesi yeterlidir.
Köpük yöntemi orta dereceli varislerde etkili!
Skleroterapi ile aynı yöntemdir. Fakat skleroterapi ve mikro skleroterapi tedavi yöntemlerinde saf halde enjekte edilen madde bu yöntemde hava ile reaksiyona sokulur. Madde hava ile reaksiyona girdiğinde köpüğe benzer bir hal aldığından dolayı köpük yöntemi denilir. Orta ve büyük varislerin tedavisinde oldukça etkili olup, yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir.
Radyofrekans yöntemi anestezi kullanılarak uygulanıyor
Hastaya derin ve kısa süreli anestezi gerekebilir. Hasta 6-8 saat sonra anestezik etkileri değerlendirilerek, evine gidebilir. Herhangi bir kesi, dikiş, istirahat, narkoz ya da iş ve güç kaybı gibi dezavantajlar yaşanmaz. Kişi tedavinin ardından sosyal hayatına kaldığı yerden devam edebilir. Tedavi sonrası 1 hafta çorap giymesi gerekir. Lazer ablasyon yöntemi ise; lazer tedavisinde ultrasonografik destekle işlem yapılır. Radyo frekans ve yapıştırıcı kullanımı ile kullanımı azalmıştır. Ayrıca kılcal varis tedavisinde lazer ve radyo frekans tedavisi de sağlık ve mutluluğumuz açısından gerekli olabilir.
- Hastaya tedavide konfor sağlıyor
- Hasta anesteziye maruz kalmadan birkaç saate içinden işlem sona erer.
- Varis tedavisinde mükemmel sonuçlar sağlar.
- Hasta aynı gün işine ve günlük hayatına geri dönebilir.
- Tedavi sonrası deride leke ya da iz bırakmaz.
- Hasta işlem bittikten 30 dakika sonra ayağa kalkabilir.
- İşlem yapılan damar bölgesinde kalıcı olarak sertlik ve germe hissi olmaz.