Panik Atak
Panik atak, gerçek bir tehlike yokken birkaç dakika içinde ortaya çıkan yoğun korku ve kaygı halidir. Bu durumda kişi kalp krizi geçiriyor veya kontrolünü kaybediyormuş gibi hissedebilir. Genellikle birkaç dakika içinde en yüksek yoğunluğa ulaşan bu atak sırasında kalp hızı artar, nefes darlığı ve terleme gibi fiziksel belirtiler belirir. Panik atakların çoğu hayatı tehdit etmez fakat çok korkutucu olabilir. Nadiren de olsa gece uyurken ya da uykuya dalarken aniden uyanmaya yol açabilir. Uykuya dalarken panik atak geçiren bireyler, vücutlarının kontrolünü kaybetme korkusuyla uyumakta zorlanabilir. Uykuda panik atak, uyku sırasında hiçbir uyarıcı olmadan başlayan yoğun korku haliyle ortaya çıkar. Rüyada panik atak geçirmek, bilinçaltında bastırılan korkuların uykuda yüzeye çıkmasıyla oluşabilir. Kişi yaşamı boyunca 1-2 defa panik atak krizi geçiriyor ve bu durum kendi kendine düzeliyorsa endişe gerektirmez. Tekrarlayan beklenmedik panik ataklar olursa ve başka atak olacağı kaygısı olduğunda bu panik bozukluğu olarak adlandırılır. Anksiyete ve panik atak farkları, anksiyetenin daha uzun süreli ve yaygın olmasıyla, panik atakların ise aniden başlamasıyla ayrılır. Panik atak tedavisi, psikoterapi ve gerekirse ilaç desteğiyle yapılır.
Panik Atak Nedir?
Panik atak, sürekli endişeye dayalı genel anksiyete halinden farklıdır; anksiyetenin aksine panik atak çok ani başlar, yoğun fiziksel semptomlarla kısa sürelidir. Genellikle ergenlik sonu veya erken yetişkinlik döneminde başlar ve kadınlarda erkeklere göre daha sık görülür. Küçük çocuklarda benzer korku nöbetleri yaşanabilse de erişkinlerdeki kadar yaygın değildir.
Panik Atak Belirtileri Nelerdir?
Panik atak belirtileri genellikle aniden gelişir ve birkaç dakika içinde doruğa ulaşır. Panik atak krizi belirtileri genellikle birkaç dakika içinde yoğun şekilde artar ve kişide ölüm korkusu yaratabilir. Sık görülen panik atak belirtileri şunlardır:
- Kalp çarpıntısı veya hızlı kalp atışı: Çarpıntı hissi, nabzın çok hızlı atmasıdır. Panik atağında vücut adrenalin salgılar, bu da kalp atış hızını yükseltir.
- Nefes darlığı ve boğulma hissi: Göğüs daralması, derin nefes alamama hissi. Bu, panik sırasında sık görülen en rahatsız edici belirtilerden biridir. Panik atak kalp çarpıntısı ve panik atak nefes darlığı birlikte görüldüğünde kişi kendini boğuluyormuş gibi hissedebilir.
- Terleme ve titreme: Ani terleme, üşüme veya titreme nöbetleri. Kasların gerilmesiyle titreme artabilir. Çocuklarda panik atak belirtileri arasında ani ağlama nöbetleri, titreme ve nefes alma güçlüğü yer alabilir.
- Göğüs ağrısı ve sol kola yayılan ağrı: Panik atak kalp krizi ile karıştırılabilir çünkü belirtiler benzerlik gösterebilir. Göğüste sıkışma, batma veya yanma hissi, bazen sol kol veya çeneye doğru yansıyan ağrı görülebilir. Bu, panik sırasında kalp krizine benzeyen bir algı yaratabilir. Panik atak sol kol uyuşması, krizin fiziksel etkilerinden biri olabilir ve kalp krizi şüphesi yaratabilir.
- Baş dönmesi ve baygınlık hissi: Başın dönmesi, göz kararması, bayılacakmış gibi hissetmek. Bu belirtiler kan basıncının ve nabzın ani değişimine bağlı olabilir.
- Karıncalanma veya uyuşma: Eller, ayaklar veya sol kol başta olmak üzere vücudun bir bölümünde iğnelenme, uyuşma hissi oluşabilir.
- Huzursuzluk ve kontrol kaybı hissi: Çoğu kişi saldırının ortasında kendini kontrolünü yitiriyormuş gibi hisseder; kontrolden çıkma veya ölmek üzere olma korkusu yaşayabilir.
Bu fiziksel semptomlar bazen kalp krizi ya da başka bir ciddi sağlık sorunuyla karıştırılabilir. Ayrıca panik atağı, günün her anında görülebilir; bazen gece yatakta uykuya dalarken ya da uyku esnasında ani uyanmaya neden olabilir. Çocuklar ve gençlerde de benzer belirtiler görülebilir ancak küçük çocuklar bu durumları açıklamakta zorlanabilir. Gece ortaya çıkan belirtiler arasında aniden uyanma, nefes alamama, hızlı kalp atışı sayılabilir. Genel olarak panik atak sırasında vücutta kan basıncı yükselir. Gece panik atak belirtileri, uykudan ani uyanma, boğulma hissi ve yoğun korku ile kendini gösterebilir.
Panik Atak Nasıl Olur?
Panik atak vücudun aşırı bir savaş-kaç tepkisi vermesi sonucu başlar. Normalde tehlike anında aktive olan sempatik sinir sistemi (adrenalin gibi hormonlar) panik atağında gereksiz yere devreye girebilir. Örneğin kalp atışı hızlanır, kan basıncı yükselir, kaslar gerilir ve nefes hızlanır. Beyin ise bu fizyolojik değişiklikleri gerçek bir tehlike zannedip tepki verebilir. Bazı kişilerde ataklar yüksek stres, yoğun yaşam değişiklikleri, travmatik olaylar veya anksiyete bozukluklarıyla ilişkili olabilir. Kafein, alkol veya bazı ilaçların aşırı tüketimi de panik atak tetikleyicileri arasında sayılır.
Panik Atak Tanısı Nasıl Konulur?
Panik atak tanısı genellikle bir hekimin değerlendirmesiyle konur. Doktorunuz öncelikle kalp hastalığı, tiroid bozukluğu gibi atak benzeri semptomlara yol açabilecek diğer durumları ekarte etmek için fizik muayene, kan testleri ve EKG gibi incelemeler isteyebilir. Ardından yaşadığınız belirtiler, atak sıklığı, tetikleyici durumlar ve öykünüz hakkında ayrıntılı sorular sorarak psikolojik bir değerlendirme yapar. Çeşitli anksiyete ölçekleri veya anketleriyle semptomlarınız kayıt altına alınabilir. DSM-5 kriterlerine göre panik bozukluğu tanısı için tekrarlayan, beklenmedik panik ataklar olması ve atak sonrası en az bir ay devam eden tekrar atak geçirme korkusu veya davranış değişiklikleri gereklidir. Kesin bir laboratuvar testi yoktur; tanı uzman görüşüne ve semptom öyküsüne dayanır. Bu süreçte doktorunuzun hazırladığı panik atak testi veya anketler semptomlarınızı belirlemek için rehberlik edebilir.
Panik Atak Tedavisi Nasıl Yapılır?
Panik atak tedavisinde esas amaç belirtilerin şiddetini ve sıklığını azaltmaktır. En etkili yöntemler psikoterapi ve ilaç tedavisidir. Bilişsel-davranışçı terapi (BDT) panik bozukluğunda birinci basamak tedavi olarak önerilir. Bu terapi, atak anında hissettiklerinizin tehlikesiz olduğunu öğreterek korkularla başa çıkmanızı sağlar. Ayrıca maruz kalma terapileri panik atağa yol açan korkulu durumlarla kontrollü şekilde yüzleşmenize yardımcı olabilir. İlaç tedavisinde en çok seçilenler serotonin geri alım inhibitörü (SSRI) veya serotonin-norepinefrin geri alım inhibitörü (SNRI) antidepresanlardır. Kısa süreli olarak benzodiazepin grubu yatıştırıcılar ve durum bazında beta-blokerler de semptomları hafifletebilir. İlaçlar genellikle birkaç hafta içinde etki gösterir ve doktor gözetiminde doz ayarlanır. Bunun yanı sıra basit nefes egzersizleri (örneğin yavaş ve derin nefes alma) panik atağın yoğunluğunu düşürmeye yardımcı olur. Gevşeme teknikleri, yoga gibi rahatlama yöntemleri ve düzenli egzersiz de tedavi planının parçası olabilir. Önemli olarak tedavi gören kişilerin kafein, alkol, sigara ve uyarıcı ilaçlardan kaçınması önerilir; bu maddeler panik atakları tetikleyebilir veya kötüleştirebilir.
Sık Sorulan Sorular
Panik Atak Geçiren Biri Nasıl Davranır?
Panik atak sebepleri arasında genetik yatkınlık, travmalar ve yoğun stres bulunur. Panik atak sırasında kişi genellikle çok ürkmüş, çaresiz ve kontrolünü kaybetmek üzere hisseder. Nabzı hızla atar, terler, titrer ve solunumu hızlanır. Göğsüne baskı yaparak kalp krizi geçirdiğini sanabilir, bu nedenle genelde oturur veya yerde durmaya çalışır. Baş dönmesi veya bayılma hissi nedeniyle yere çömelmek veya uzanmak isteyebilir. Bilinçli bir şekilde sakinleşmesi zordur; bazen çok yakınındakilere veya sağlık personeline yardım isteyebilir. Özetle, dışarıdan bakıldığında panik atak geçiren kişi yoğun korku ve çaresizlik ifadesi gösterir, nefes ve kalp ritmi kontrol edilemez halde görünür. Panik atak başlangıcı genellikle stresli bir olay sonrasında ya da kendiliğinden gelişebilir. Panik atak yönetiminde doğru nefes kontrolü ve psikolojik destek büyük önem taşır.
Panik Atak Anında Ne Yapmalıdır?
Atak başladığında öncelikle güvende olduğunuzdan emin olmalı ve mümkünse oturarak veya uzanarak dinlenmelisiniz. Panik atak nefes egzersizleri, diyaframdan derin nefes alma ve yavaşça verme tekniklerini içerir. Sakin kalmaya çalışarak panik duygularının gelip geçici olduğunu hatırlayınız. Yavaş, derin nefes alma egzersizleri çok etkilidir; burnunuzdan 4 saniyede nefes alıp, yine 4 saniyede vererek soluyunuz. Panik atak nefes egzersizi, kriz anında nefesi düzenleyerek rahatlama sağlar. Gözlerinizi kapatıp rahatlatıcı bir imge düşünmek veya sevdiğiniz birini hayal etmek faydalı olabilir. Panik atak genellikle 5–15 dakika içinde kendiliğinden geçer; bu süreyi aklınızda tutmak rahatlatıcı olabilir. Gerekirse bir yakınınıza veya sağlık çalışanına haber veriniz. Tek başınıza üstesinden gelmek zor olursa hemen bir arkadaşınız veya aile üyeleri gibi güvendiğiniz birinden destek isteyebilirsiniz. Özetle sakinleşmeye odaklanmak (örneğin nefes egzersizleri yapmak), olayın geçici olduğunu hatırlamak ve gerekirse yardım istemek en iyi yaklaşımdır.
Sessiz Panik Atak Belirtileri Nelerdir?
Sessiz panik ataklarda dışarıdan belirgin el kol hareketleri görülmez; kişi dışarıya sakin gibi görünse de içeride yoğun bir panik yaşar. İçsel belirtiler şunlardır: göğüste ağırlık veya sıkışma hissi, yavaş başlayan değil birden hızlanan kalp atışı, içeriden bir titreme hissi, baş dönmesi ve bayılacakmış gibi olma, çarpıntı ve nefes alamama hissi. Ayrıca yoğun bir felaket duygusu veya yaklaşan bir şeyler ters gidecek hissi yaşanır. Örneğin kişi kollarında veya bacaklarında istemsiz bir kasılıp titreme olmasa da kendi içinde ellerinde karıncalanmalar veya vücudunun titrediği hissine kapılabilir. Bu belirtiler dışarıdan fark edilmez, genellikle kişi içinde çalkantılı bir fırtına yaşadığını hisseder. Uzmanlar sessiz ataklarda kalp çarpıntısı, baş dönmesi, nefes darlığı ve yoğun kaygı gibi bulguların görülebildiğini belirtir.
Panik Atağı Tetikleyen Nedir?
Panik atak genelde önceden belirgin bir neden olmadan meydana gelse de bazı faktörler risk ve tetikleyici oluşturabilir. Genetik yatkınlık ve beyin işleyişindeki farklılıklar panik atağa eğilim yaratabilir; araştırmacılar panik atağını bazen yanlış alarm şeklinde tanımlar. Yani vücut normal bir kalp atımını gerçek bir tehlike zannedip aşırı tepki verir. Buna ek olarak yüksek stres düzeyleri, yoğun yaşam değişiklikleri veya travmatik deneyimler panik atağı tetikleyebilir. Kafein, alkol, bazı uyuşturucu veya uyarıcı ilaçlar kullanımı da atağı başlatabilir. Örneğin fazla kafein tüketimi nabzı hızlandırarak huzursuzluğa ve panik hissine neden olabilir.
Panik Atak Kalbe Zarar Verir mi?
Panik atak kalp veya başka bir organa doğrudan zarar vermez. Panik atağı sırasında vücutta yoğun adrenalin salgısı olur ve bunun sonucu olarak kalp atış hızı artar, kan basıncı yükselir. Bu kalp krizi belirtilerini taklit edebilir ancak kalp kasına fiziksel bir hasar oluşturmaz. Sağlık açısından panik atağın tek yol açtığı geçici etkiler kalp hızının ve tansiyonun yükselmesidir. Panik atak tansiyon yükselmesine neden olabilir, bu durum kişinin daha da paniklemesine yol açabilir.
Panik Atak Hastaları Nelerden Korkar?
Panik atağı olan kişiler genellikle atak geçirecekleri anlardan endişe ederler. Saldırı anında kontrolünü kaybetmek, ölüm korkusu veya felaket hissi yaşarlar. Atak geçirdikleri için kendilerini çaresiz hissederler. Ayrıca bir sonraki atak ne zaman olacak diye sürekli korku ve kaygı içindedirler. Geçirdikleri panik atakların olduğu ortamlardan (kapalı alan, kalabalık, araba kullanmak gibi) kaçınma veya bu mekanlara girmeme eğilimi gösterebilirler.
Panik Atağa Hangi Doktor Bakar?
Panik atak şüphesinde genellikle aile hekiminiz veya dahiliye doktoruyla başlayabilirsiniz. İlk muayenede fiziksel sorunları ekarte etmek için testler yapılır. Ardından sizi psikiyatri uzmanına yönlendirebilir. Asıl tedaviyi psikiyatrist veya klinik psikolog sağlar. Bazı durumlarda psikolojik değerlendirme yapan psikolog veya psikolojik danışmanlar da tedaviye katılabilir. Kısacası, birinci adım olarak birinci basamak hekimine, sonra psikiyatri bölümüne başvurmak uygundur. Unutmayın ki panik atağı olan kişilerin tedavisinde ruh sağlığı uzmanlarının (psikiyatri ve psikoloji alanında) rolü büyüktür.
Panik Atak En Çok Kimlerde Görülür?
Panik atak özellikle ergenlik sonrası dönemde başlar ve genç yetişkinlerde daha yaygındır. Kadınlar erkeklere göre yaklaşık iki kat daha fazla panik bozukluğu geliştirme riski taşır. 20-30 yaş aralığındaki kişilerde sık görülür. Ayrıca aile öyküsü olanlarda risk artar. Çocuklarda ve ileri yaşlarda da görülebilmekle birlikte, en yüksek görülme sıklığı genç yetişkin kadınlarda saptanmıştır.
Panik Atağa Müdahale Edilmezse Ne Olur?
Panik ataklar tedavi edilmezse zamanla kötüleşebilir ve yaşam kalitesini düşürebilir. Kişi atak korkusuyla sosyal faaliyetlerden ve günlük işlerden kaçınmaya başlayabilir. Uzun süreli yüksek anksiyete depresyon veya madde bağımlılığı gibi ek sorunlara da yol açabilir. Erken dönemde tedaviye başlanmazsa panik ataklar sıklaşabilir ve kontrol edilemez hale gelebilir. O nedenle panik atak belirtileri başladığında mümkün olan en kısa sürede uzman görüşü almak önemlidir.
Hangi Vitamin Eksikliği Panik Atak Yapar?
Doğrudan bir vitamin eksikliğinin panik atağa yol açtığına dair kesin bir kanıt yoktur ancak bazı vitamin ve mineral eksiklikleri anksiyete belirtilerini artırabilir. D vitamini, magnezyum ve çinko eksiklikleri de anksiyete semptomlarını şiddetlendirebilir. Yine de panik atağı önlemek için tek başına vitamin takviyesi yeterli olmaz. Dengeli beslenme ve doktor tavsiyesiyle eksiklikleri gidermek genel anksiyete düzeyini iyileştirebilir.
Panik atak belirtileri yaşıyor veya kaygılarınızın günlük yaşamınızı etkilediğini düşünüyorsanız vakit kaybetmeden bir uzmana başvurun. Hisar Hospital psikiyatri uzmanlarımız, panik atak tanı ve tedavisinde size destek olabilir. Randevu Almak İçin Tıklayın veya Psikiyatri Bölümümüzü İnceleyin.