8 Mart Dünya Kadınlar Gününüz Kutlu Olsun…
Geçmişten bugüne kadınlarımız bize her zaman yol gösterici ve en sağlam destekçimiz olmuşlardır. Bizim tarihimiz de istikbalimize yön veren, ilkeri yaşatan ve örnek teşkil eden bir çok kadınla dolu…
Safiye Ali – İlk Kadın Doktor
Osmanlı İmparatorluğu döneminde çeşitli hizmetleriyle tanınmış bir ailenin kızı olan Safiye Ali 1891 yılında İstanbul’da dünyaya gelmiş özel eğitiminin yanı sıra Amerikan Kız Kolejinden mezun oldu. Balkan savaşı günlerinde cepheden getirilen pek çok yaralıyı görüp doktor olmaya karar verir. Ancak; onun bu isteğini gerçekleştirmek zor olacaktı. Çünkü o yıllarda bir kadının tıp öğrenimi görmesi olanaksızdı. Oldukça yetenekli ve başarılı bir kişi olarak dikkatleri çeken Safiye Ali dönemin Maarif Vekili Şükrü Bey’in desteği ile Almanya’ya tıp eğitimine gönderilir. Bu ülkede kadın ve çocuk hastalıkları üzerine ihtisas yapan Safiye Ali Kurtuluş Savaş’ının sona erdiği günlerde yurda döner ve hemen işe başlar. Kısa sürede Cağaloğlu’nda açtığı klinikte tedaviye başlayan Safiye Ali o dönemin ünlü doktorlarından Besim Ömer Paşa Akil Muhtar ve Operatör Emin Bey’den büyük destek görerek süt ve bakım evlerinde çalışır. Ayrıca Türkiye’yi yurt dışındaki tıp kongrelerinde temsil eden Safiye Ali bir zaman sonra sağlık nedeniyle eşiyle birlikte Almanya’ya gider ve mesleğini burada sürdürür.
İkinci Dünya Savaşı günlerinde Almanya’da yara alanların ve hastaların bakımını üstlenen Ali savaşın ardından Türkiye’ye döner. Yakalandığı kanserden kurtulamayan Safiye Ali 1952 yılında yaşamını yitirir.
Safiye Hüseyin – İlk Türk Hemşire
1912 yılında açılan hemşirelik kursundan ilk mezun olan hemşireler içinde yer alan Safiye Hüseyin, yaptığı hizmetler ve gösterdiği üstün çabası ile Türkiye’nin ilk hemşiresi olarak anılıyor. İngiltere’de deniz ataşeliği görevinde bulunan Ahmet Paşa’nın kızı olan ve Avrupa’da eğitim görmüş Safiye Hüseyin, uluslararası alanda katılığı kongre ve toplantılarda Osmanlı Devleti’ni en iyi şekilde temsil etmiş, yabancı ülkelerde sayısız konferans vermiş ve birçok devlet tarafından onur nişanı ile ödüllendirilmişti.
Prof. Dr. Remziye Hisar – İlk Kadın Kimyacı
Prof. Dr. Remziye Hisar birçok ilke imzasını atmış bir Türk kadını. Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk kadın kimyacısı olmasının yanısıra Fransa’nın Sorbonne Üniversitesi’nden mezun olan ilk Türk kadını. 1902 yılında Üsküp’te doğdu. Davutpaşa’daki üç yıllık Mekteb-i İptidayiyi, bir yılda henüz dokuz yaşında iken başarıyla tamamlayarak zekasının ilk sinyallerini verdi. Daha sonra, İttihat ve Terakki Mektebi ve Emirgan, İnas Rüştiyesi’ne devam etti; ancak çok sevdiği Türkçe öğretmeninin İstanbul Darülmuallimatı’na transfer olması üzerine, öğrenimini bu okulda sürdürdü. 15 Temmuz 1919 tarihinde bu okulun Darülfünun’a hazırlamak üzere oluşturduğu iki sınıflık bölümünden birincilikle mezun oldu. Sınıfın iyi öğrencileri arasında yeralan Remziye Hisar, küçük sınıflardaki öğrencilere geometri ve matematik dersleri verdi. Mezun olmasının ardından Darülfünun’un kimya bölümüne kaydını yaptırdı. Kimyayı seçme nedenini bir röportajında “Fen derslerinde kanunlarda olsun, buluşlarda olsun hep yabancı isimler görmek beni kahrediyordu. Fen alanında bir tek Türk ismi görememenin ezikliğini, bu dalda başarılı olursam giderebilirim sanıyordum” cümleleriyle açıklamıştır.
Sabiha Gökçen – İlk Kadın Pilot
Sabiha Gökçen sadece ilk kadın Türk pilot değil aynı zamanda dünyanın ilk kadın savaş pilotu. Atatürk’ün manevi kızı da olan Sabiha Gökçen Türk Kuşu Sivil Havacılık Okulu’nda okudu ve 1936’da ilk defa motorlu uçak ile uçmaya başladı. O yıllarda kızların askeri okullara kabul edilmemesi bile onu durduramadı ve Sabiha Gökçen başarılı bir savaş pilotu olarak adını tüm dünyaya duyurdu.
Prof. Dr. Türkan Akyol – İlk Kadın Bakan
Cumhuriyet döneminin ilk kadın bakanı 1971 yılında kurulan partilerüstü Nihat Erim Hükümeti’nde Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı olarak görev alan Prof. Dr. Türkan Akyol Başbakan Nihat Erim tarafından parlamento dışından atanmıştı. Bakanlığının sekizinci ayında hükümet içinde çıkan anlaşmazlıklardan ötürü 11 Bakan ile birlikte görevinden istifa eden Akyol istifasının ardından Ankara Üniversitesi Rektörlüğü’ne seçildi ve 1983 yılında SODEP’in kurucusu olarak siyasete atıldı. Bursa’da 16 Ocak 1995 tarihinde Sağlık bakanlığına bağlı olarak açılan Göğüs Hastalıkları Hastanesine eski sağlık bakanına atfen Türkan Akyol Göğüs Hastalıkları Hastanesi adı verilmiştir.
Melahat Ruacan – İlk Kadın Hakim
1906’da İstanbul’da dünyaya geldi. 1924’te Erenköy Kız Lisesi’ni bitirdikten sonra bir yıl felsefe eğitimi gördü. Ankara Hukuk Fakültesi’ne kaydını yaptıran Ruacan 1929’da birincilikle mezun oldu. Daha sonra Nezahat Göreli ve Beyhan Hanım’la Danıştay’da ilk kadın raportörlerinden biri olarak çalıştı. 1932’de Ankara Adliyesi Asliye Mahkemesi’nde ilk kadın hakim oldu. 1939’da meslektaşı Asım Ruacan ile evlendi. 1945’te Yargıtay üyeliğine getirildi. Melahat Ruacan 1974 yılında vefat etti.
Halide Edib Adıvar
Halide Onbaşı olarak da bilinir. Halide Edib, 1919 yılında İstanbul halkını ülkenin işgaline karşı harekete geçirmek için yaptığı konuşmaları ile zihinlerde yer etmiş usta bir hatiptir. Kurtuluş Savaşı’nda cephede Mustafa Kemal’in yanında görev yapmış bir sivil olmasına rağmen rütbe alarak savaş kahramanı sayılmıştır. Savaş yıllarında Anadolu Ajansı’nın kurulmasında rol alarak gazetecilik de yapmıştır. II. Meşrutiyet’in ilanı ile birlikte yazarlığa başlayan Halide Edib; yazdığı yirmi bir roman, dört hikâye kitabı, iki tiyatro eseri ve çeşitli incelemeleriyle Meşrutiyet ve Cumhuriyet dönemleri Türk edebiyatının en çok eser veren yazarlarındandır. Sinekli Bakkal adlı romanı, en bilinen eseridir. Eserlerinde kadının eğitilmesine ve toplum içindeki konumuna özellikle yer vermiş, yazıları ile kadın hakları savunuculuğu yapmıştır. Birçok kitabı sinemaya ve televizyon dizilerine uyarlanmıştır.1926 yılından itibaren yurtdışında yaşadığı 14 sene boyunca verdiği konferanslar ve İngilizce olarak kaleme aldığı eserler sayesinde zamanının dış ülkelerde en çok tanınan Türk yazarı olmuştur. İstanbul Üniversitesi’nde edebiyat profesörü olan Halide Edib, İngiliz Filoloji Kürsüsü Başkanlığı yapmış bir akademisyen; 1950’de girdiği TBMM’de ise milletvekilliği yapmış bir siyasetçidir.