Parkinson Hastalığı Nedir? Belirtileri, Nedenleri ve Tedavi Yöntemleri – 2025 Rehberi
Parkinson Hastalığı Nedir?
Parkinson hastalığı, beynin hareket ve koordinasyonu kontrol eden bölgelerden biri olan substantia nigra hücrelerinin hasarı sonucu ortaya çıkan nörolojik bir hastalıktır. Bu hücreler dopamin üretir. Ancak Parkinson hastalarında bu hücreler ölmüş ya da hasar görmüş olduğundan dopamin üretilemez ve sinir sistemi aksar.
Parkinson Hastalığının Nedenleri
1. Genetik Etkenler
Genetik yatkınlık taşıyan bireylerde bazı gen mutasyonları Parkinson riskini artırabilir. Ailesel geçiş gösteren tiplerde daha erken yaşta görülür.
2. Çevresel Faktörler
Tarım ilaçları, böcek ilaçları ve çevre kirliliğine maruz kalmak Parkinson riskini yükseltebilir.
3. Biyolojik Bulgular
Lewy cisimciklerinin varlığı ve içinde alfa sinüklein proteinlerinin birikimi hastalığın biyolojik işaretleridir.
Parkinson Belirtileri
1. Erken Dönem Semptomları
- Ellerde istirahat halinde titreme (tremor)
- Yavaş hareket etme (bradikinezi)
- Yüz mimiklerinde azalma
- Konuşma bozuklukları
- El yazısında küçülme
- Uyku sırasında ani hareketler
- Koku kaybı (anosmi)
2. İleri Dönem Belirtileri
- Kaslarda katılık (rijidite)
- Denge problemleri (postüral instabilite)
- Baş dönmesi ve bayılma
- Disfaji (yutma zorluğu)
- İdrar kaçırma
- Kabızlık
- Aşırı terleme
- İnsomnia
Parkinson Semptomlarının Sınıflandırılması
Fiziksel Semptomlar
- Hareketlerde yavaşlama
- Titreme ve yürüyüş bozuklukları
- Adım aralıklarında küçülme
- Üşüme ve uyuşukluk hissi
Kognitif ve Psikiyatrik Semptomlar
- Hafıza kaybı
- Depresyon ve anksiyete
- Demans (halüsinasyon ve delüzyon içeren tablo)
Parkinson Tanısı Nasıl Konulur?
Tanı, uzman nörologlar tarafından aşağıdaki yöntemlerle konulur:
- Ayrıntılı anamnez
- Nörolojik muayene
- Günlük yaşam aktiviteleri değerlendirmesi
- Levodopa tedavisine yanıt testi
Destekleyici Tanı Araçları
- MRG (Manyetik Rezonans Görüntüleme)
- Dopamin taşıyıcı taraması (DaTscan)
Parkinson Tanısı İçin Ana Kriterler
Bradikinezi (hareketlerde yavaşlama) zorunlu bulgudur. Aşağıdaki bulgulardan en az biri de eşlik etmelidir:
- Tremor
- Rijidite
- Denge bozukluğu
Parkinson Hastalığının Evreleri
Evre 1
Motor dışı semptomların öne çıktığı dönemdir.
Evre 2
Yavaş hareketler ve mimik kayıpları ortaya çıkar.
Evre 3
Nörolojik muayenede belirgin motor bozukluklar gözlenir.
Evre 4
Günlük yaşamı etkileyen motor komplikasyonlar belirgindir.
Parkinson Kimlerde Görülür?
En sık 60 yaş ve üzeri bireylerde görülür. Tüm hastaların %10’unda 40 yaş altı başlangıç saptanmıştır. Ailesel gen mutasyonları varsa genç yaşta da başlayabilir.
Gençlerde Parkinson Görülmesi
Ailesel yatkınlık ve genetik mutasyonlar genç başlangıçlı Parkinson’un nedenidir. 20 yaş altı vakalar çok nadirdir ama gözlemlenebilir.
Parkinson’un Seyri ve Yaşam Kalitesi Üzerine Etkisi
Parkinson yavaş ilerleyen ama zamanla yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyen bir hastalıktır. Tedaviye erken başlamak, bu ilerleyişi yavaşlatabilir.
Parkinson Tedavi Yöntemleri
Medikal Tedavi
- Levodopa
- Dopamin agonistleri
- MAO-B inhibitörleri
- COMT inhibitörleri
- Adenozin A2A reseptör blokörleri
Her biri dopamin seviyesini artırarak motor semptomları hafifletmeyi amaçlar.
Semptomatik Tedavi
Uyku, kabızlık, depresyon gibi motor dışı belirtiler için destekleyici tedaviler uygulanır.
Cerrahi Tedavi: Derin Beyin Stimülasyonu (DBS)
Beyne elektrot yerleştirilerek elektriksel uyarı ile motor semptomlar hafifletilir. Alternatif olarak ablatif yöntemler (talamotomi gibi) uygulanabilir.
Parkinson Tedavisi Sonrası Bakım Süreci
- Rutin kontroller
- Fizik tedavi ve rehabilitasyon
- İlaçların düzenli kullanımı
- Psikiyatrik destek
Hasta ve Yakınlarına Öneriler
- Tedavi planına sadık kalınmalı
- İlaçlar zamanında ve uygun şekilde alınmalı
- Aile üyeleri bilinçlendirilmeli ve hasta psikolojik olarak desteklenmeli
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Tiroid Ablasyonu İşlemi Ne Kadar Sürer?
Tiroid ablasyonu işleminin süresi nodülün büyüklüğü, sayısı ve işlem yapılan bölgeye göre değişiklik göstermekle birlikte, genellikle 30 ilâ 60 dakika arasında sürer. İşlem öncesinde hastanın rahatlaması için hafif sedasyon veya lokal anestezi uygulanır. Anestezi sayesinde işlem sırasında ağrı ve rahatsızlık hissi oluşmaz.
Bu Tedavi Sırasında ve Sonrasında Ağrı Hisseder miyim?
Ameliyatsız tiroid nodülü ablasyonu tedavisinde lokal anestezi ve bazı hastalarda damardan ağrı kesiciler uygulanır. Bu nedenle işlem sırasında bir ağrı hissedilmez. İşlem sonrasında ise işlem bölgesinde hafif bir ağrı, hassasiyet ve şişlik olabilir. Eğer şikayetleriniz artarsa doktorunuza başvurmanız önemlidir. Doktorunuz, ağrıyı hafifletmek için size uygun bir ağrı kesici önerebilir.
İyileşme Süresi Ne Kadar? Günlük Hayata Ne Zaman Dönebilirim?
Tiroid ablasyonunda iyileşme süreci oldukça hızlıdır. Çoğu durumda işlemden hemen sonra rutin hayata geri dönülebilir. Bununla birlikte işlem sonrası ilk birkaç gün boyunca ağır fiziksel aktivitelerden kaçınmak, bol sıvı tüketmek ve doktorun önerdiği ilaçları düzenli kullanmak önemlidir.
Ablasyon Tedavisi Sonrasında Takip ve Kontroller Nasıl Yapılır?
Ablasyon tedavisi sonrası düzenli takipler tedavinin etkinliğini değerlendirmek ve olası komplikasyonları erken teşhis etmek için oldukça önemlidir. Takip sürecinde genellikle aşağıdaki işlemler yapılır:
- Kan testleri: Tiroid hormon seviyelerini ve diğer bazı değerlerinizi kontrol etmek için kan testleri istenir.
- Ultrasonografi: Tiroid bezinizin ve nodüllerin durumunu değerlendirmek için ultrasonografi yapılır.
- Fizik muayene: Boyun bölgenizde herhangi bir şişlik veya hassasiyet olup olmadığı kontrol edilir.
Takiplerin sıklığı hastanın durumuna ve doktorun önerisine göre değişebilir. Genellikle ilk yıl daha sık, sonraki yıllarda ise daha seyrek takipler yapılır. Takipler endokrinoloji ve girişimsel radyoloji işbirliği içinde yapılır.
Tiroid Ablasyonu Gelecekte Ameliyat Gerekliliğini Ortadan Kaldırır mı?
Tiroid ablasyonu, özellikle iyi huylu tiroid nodüllerinin tedavisinde cerrahiye göre daha az invaziv ve daha güvenli bir alternatif olarak kabul edilir. Bununla birlikte tiroid ablasyonu tüm tiroid hastalıkları için tek başına yeterli olmayabilir. Tiroid ablasyonu sonrasında ameliyat gerektirebilecek durumlardan bazıları şöyledir:
- Büyük ve Yaygın Nodüller: Çok büyük veya tiroid bezinin büyük bir kısmını kaplayan nodüllerde cerrahi tedavi gerekebilir.
- Kötü Huylu Tümörler: Kanserli tiroid nodüllerinde genellikle cerrahi tedavi tercih edilir.
- Tekrarlayan Nodüller: Ablasyon sonrası nodül tekrarlaması durumunda cerrahi gerekebilir. Bunu yanı sıra ikinci ve üçüncü seans olarak da ablasyon yapılabilir.
Tiroid ablasyonu tiroid hastalıklarının tedavisinde önemli bir yer tutsa da cerrahi yöntemlerin tamamen ortadan kalkacağı anlamına gelmez. Her hastanın durumu farklı olduğundan tedavi yöntemi hastanın özellikleri ve doktorun değerlendirmesi doğrultusunda belirlenir.
Tiroid Ablasyon Tedavisi Gebelik ya da Emzirme Döneminde Uygulanabilir mi?
Tiroid ablasyon tedavisi genel olarak gebelik ve emzirme döneminde uygulanmaz. Ablasyon işleminde kullanılan enerji kaynakları (radyofrekans veya mikrodalga gibi) fetüs veya emzirilen bebek için potansiyel riskler taşıyabilir. Bu nedenle gebelik veya emzirme döneminde tiroid nodülü problemi yaşayan kadınlar için farklı tedavi yöntemleri değerlendirilir.
Gebelik ve emzirme döneminde tiroid hastalığı olan kadınlar için genellikle ilaç tedavisi tercih edilir. Bununla birlikte her hastanın durumu farklı olduğundan tedavi planı mutlaka bir endokrinolog tarafından değerlendirilmelidir.
Parkinson hastalığının tedavisi için nöroloji başta olmak üzere çok yönlü bir yaklaşım gerekmektedir. Kişinin düzenli olarak doktor kontrollerine gitmesi ve gerekli görülen test ile tahlilleri yaptırması önemlidir. Tedavi sürecinin en etkili şekilde yürütülmesi için Nöroloji bölümümüzden randevu alabilirsiniz.
Nöroloji Uzmanlarımız:
Uzm. Dr. Gülümser Kızıltaş Tokmak
Uzm. Dr. Nuran Burcu Arkalı