Reflü Nedir?
Reflü, mide içeriğinin (asit, safra) çabasız, istemsiz yemek borusu ve/veya daha yukarı çıkması nedeni ile hastanın göğüs yanması ve/veya regürjitasyon (acı su) gibi şikayetlerinin olmasıdır. Daha nadir olarak kronik öksürük, geçmeyen franjit, ses kısıklığı, ağız kokusu, diş çürükleri gibi atipik semptomları olan hastalarda da reflü görülebilir. Şikayetlerin oluş sıklığına göre, hafif, orta ve ağır reflü hastalığından bahsedilir. Reflü toplumun neredeyse tümünü etkilen çok sık görülen bir hastalık olup, sıklığı yaklaşık %20-35 arasındadır. Reflü’nün oluşumunda pek çok faktör olmakla birlikte bunlardan en önemlisi yemek borusu ile mide arasında bulunan sfinkter (mide kapakçığı) adı verilen yapının gevşek olmasıdır. Bu sfinkter (kapakçık), mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçmasını engelleyen temel yapıdır. Reflü tedavisinde yapılan endoskopik ve cerrahi tedavilerde tedavi hedef bu kapakçık yapısının yeniden yapısal olarak düzeltilmesi esasına dayanır.
Reflü Hastalığının Belirtileri Nelerdir?
Reflü hastalığının belirtileri, tipik ve atipik olmak üzere 2 başlık altında incelenebilir.
Tipik belirtiler:
Reflüde en sık görülen semptomlar; Göğüs kafesinde yanma (Heartburn) ve Regürjitasyon (acı su gelme) dir.
Atipik belirtiler:
Ses kısıklığı, sık tekrarlayan veya geçmeyen farenjit, larenjit, sinüzit, diş çürükleri, ağız kokusu, astım ve KOAH (kronik obtrüksit akciğer hastalığı) atakları, tekrarlayan zatürre atakları.
Reflü Kimlerde Sık Görülür?
Şu kişilerde reflü sıklığı artış gösterebilir;
- Sigara, alkol tüketimi
- Obezite
- Yağlı gıda tüketimi (Kızartılmış veya yağlı içeriği fazla gıdalar-“çikolata, kuru yemiş”-)
- Kafein (kahve, çay, kola, çikolata)
- Hamilelik
- Mide fıtığı (hiatus hernisi)
- Bazı ilaçlar (mide kapakçık fonksiyonunu etkileyen kas gevşetici ilaçlar)
- Mide asidini artıran gıda tüketimi (asitli mevyeler, turşu, baharatlı gıdalar)
Reflü tanısı nasıl konulur?
Reflü semtomları olan hastaya ilk yapması gereken “Endoskopi” dir. Endoskopi yöntemi ile mide kapakçık fonksiyonu değerlendirilir, reflünün ağırlık derecesi belirlenir ve kalıcı tedavi planı oluşturulur. Tipik reflü semptomları olmayan veya endoskopide reflü belirtileri bulunmayan hastalarda;
- 24 saat PH metre (Klasik veya Kablosuz (Bravo Ph metre)
- Empedans
- Motilite çalışması (HRM-yüksek çözünürlüklü manometri)
yöntemleri ile reflü varlığı veya yokluğu bilimsel olarak gösterilebilir. Endoskopide aşikar reflüsü olan hastalarda bu yöntemlere çoğu kez ihtiyaç duyulmaz.
Reflü Ciddi Bir Hastalık mıdır?
Reflü kronik bir hastalıktır, tedavi edilmediğinde yemek borusunda süreki asit reflüsüme bağlı doku değişiklikleri (Barret’s özofajitis), yemek borusunda darlık (peptik striktür), yutma güçlüğü ve hatta yemek borusu kanseri bile gelişebililir. Yine tedavi edilmeyen reflü hastalığı yaşlılarda tekrarlayan zatürre, geçmeyen farenjit, larenjit ve astım ataklarına sebep olabilir. Reflü semptomlarını azaltmak amacı ile sürekli alınan (>1 yıldan fazla sürede sürekli) mide koruyucu (proton pompa inhibitörleri) ilaçlarının da ayrıca kansızlık, vitamin eksiklikleri, kemik erimesi ve bazı hastalar mide kanseri geliştirme ihtimali vardır. Bu nedele reflü sorunun mutlaka ve mutlaka kalıcı çözümünün aranması ve yapılması gereklidir.
Reflü Tedavisi Nasıl Yapılır?
Reflü kronik bir hastalıktır. Tedavide amaç, reflü yakınmalarını gidermek, varsa yemek borusunda oluşmuş hasarı iyileştirmek ve gelişebilecek komplikasyonları önlemek yönündedir. Bu amaçla 3 tip tedavi uygulanır:
Yaşam tarzı değişiklikleri;
- Fazla kilolarınızı verin
- Sigara ve alkol kullanmayın
- Yemeklerinizi daha az miktarda ve daha sık öğünler halinde yemeye dikkat edin.
- Yağlı, kızartılmış yiyecekler
- Kuruyemiş
- Acı, ekşi ve baharatlı gıdalar
- Çikolata,
- Asitli içeceklerden uzak durun.
- Refliye neden olabilecek ilaçlar kullanmayın
- Belinizi sıkan kemer, korse ve dar kıyafetler kullanmayı
- Yatağınızın başını 15 cm kadar yü
- Yatmadan 3 saat önce yemek ve içme işini bitirin
İlaç Tedavisi
Yaşam tarzı değişikliklerinin yanında uygulanan ilaç tedavisinde amaç, yemek borusuna geri kaçarak reflü belirtilerine yol açan mide asidini azaltmaktır. Mide asidini azaltan ilaçlar Proton pomba inhibitörleri (PPI) olarak adlandırılan ilaçlardır. Günümüzde çok etkili bu ilaçlar ile hastalık bulguları tümüyle tedavi edilebilmektedir. Fakat bu ilaçların uzun süre (>1-3 yıldan fazla) kullanımında pek çok yan etki görülebilir. En belirgin olan yan etkileri; vitamin B12, demir eksikliği, kemik erimesi, enfeksiyonlara yatkınlık, ek alınan ilaçların etkinliğinde azalma, midede prekanseröz lezyon oluşturma ve hatta mide kanseri riskinde artma olarak sıralayabiliriz. Uzun süre bu ilaçların kullanımınında, fayda ve zarar konusunun hangisinin daha ağır bastığı hala tartışma konusudur.
Endoskopik Tedaviler
Reflü’nün endoskopik tedavisi son yıllarda çok fazla populer bir konudur. Çünkü toplumda reflü sorunu yaşayan hastaların nerdeyse %80’ninden fazlası hafif ve orta düzeyde reflüye sahiptir ki ve tedavide Cerrahi işlemleri gerektircek kriterlere sahip değildirler. Bu nedenle hafif ve orta düzeyde reflüsü olan hastaların uzun süre diyet ve ilaç kullanmasının hem zor hem de yan etki açısından bazı riskler taşıması nedeni ile bu hasta grubuna özel Endoskopik tedaviler gündeme gelmiştir. Bunlardan en populer ve etkili olanları;
- Anti Reflü Mukozal Ablasyon (ARMA): Mide kapakçık kısmının endoksopik işlem ile yeniden oluşturulması. Bu işlem endoskopi odasında, sedasyon altında mide kapakçık kısmının Argon gazlı koter ile koterize edilmesi ardından iyileşme ile birlikte mide kapakçık kısmının daralması esasına dayanan bir yöntemdir. İşlem suresi 15-20 dakikadir. Etkinliği %80, yan etkisi son derecede az olan bir işlemdir. Yatış gerektirmez.
- GERDx: Mide kapakçık kısmının endoskopik yöntemle dikilmesi (Endoskopik Fundopilikasyon) iş Bu işlem aslında Cerrahi Reflü ameliyatının endoskopik olarak yapılması olarak kısaca özetlenebilir. İşlem genel anestezi altında yapılır ve 30 dakika sürer. İşlemde mide kapakçık kısmına 1 veya 2 sütür (dikiş) endoskopi eşliğinde görülerek atılır. Kalıcı bir tedavidir, etkinliği uygun endikasyonlarda %90 üzerindedir. Yan etkisi işlemden sonra hafif ağrı olabilir, genelde ağrı kesiciler ile giderilebilir.
Videolarımız
Cerrahi Tedavi
Reflü tedavisinde cerrahi tedavinin amacı yemek borusu alt ucunu sıkıştırarak mide asidinin geriye kaçışını engellemektir. Ancak yukarıdaki tedavi yöntemlerini denedikten sonra gerekli durumlarda başvurulacak tedavi yöntemidir. Yapılan ameliyatın ismi Nissen Fundopilikasyon olarak adlandırılır. Genellikle mide kapakçığı ileri derecede gevşek, mide fıtığı olan hastalara uygulanan bir yöntemlerdir.