Büyük bir plazada, masa başında çalışıyorum, keyfim yerinde diyorsanız, durup bir daha düşünün. Masa başı çalışanı olmak hiç de kolay değil.
Hisar Intercontinental Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları, Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Tayfun Apuhan’la plaza çalışanlarını bekleyen hastalıkları ve korunma yöntemlerini konuştuk.
Mesleki ve çevresel faktörlerin en çok solunum yollarını etkilediğine dikkat çeken Doç. Dr. Apuhan; ‘Kış aylarında kapalı alanlarda fazla vakit geçirmek zorunda olan ofis çalışanlarında görülen solunum yolları enfeksiyonları dünyada en sık rastlanan ve en fazla iş gücü kaybına yol açan hastalıklardır. Bağışıklık sistemi düşük, kronik hastalığı olanlar, yaşlılar, özellikle çocuklar, üst ve alt solunum yolu ile ilgili kronik sinüzit ve bronşiti olanlar tehlike altındadır. Klimatize işyerleri, büyük otellerde çalışanlar ve havalandırma işçileri de riskli grup içerisinde yer alır. Bakteriyi alan kişinin vücut direnci de çok önemlidir. Bebek, çocuk ve yaşlılar, şeker hastaları, alkolikler, kortizon tedavisi alanlar, kemoterapi görenler, böbrek yetmezliği ve kronik akciğer hastalığı bulunanlarda hastalığın oluşumu daha yüksek orandadır. En yaygın kolaylaştırıcı faktör ise sigara içilmesidir’ açıklamasında bulundu.
Ofis ortamı alerjik hastalıklara zemin hazırlıyor!
Alerjik hastalıkların sıklığı, teknolojinin gelişimine paralel olarak arttığı için ofis ortamında kullanılan havalandırma ve ısıtma sistemleri, bilgisayar ve fotokopi makineleri tehlike saçar hale geldi. Kişilerin kapalı ve dar alanlarda topluca bulunmaları, halı kaplanmış zeminler, sigara alışkanlığının yayılması, katkı maddesi içeren hazır gıdaların tüketilmesi, ofislerde kullanılan havalandırma ve ısıtma sistemleri gibi faktörler sonucu alerjik hastalıklar, endüstrileşmiş yöre ve kentlerde daha sık görülmeye başladı.
Alerjik hastalıklar bazen bir meslek hastalığı şeklinde ve işyeri ortamında bulunan bir alerjenle temasa bağlı olarak ortaya çıkabilir. Bu açıdan özellikle ofis ortamları risk taşır. Şikayetlerin işe girdikten sonra başlaması, tatil zamanlarında azalması, mesleğe bağlı alerjileri düşündürür. Ofis ortamlarında çalışanlarda binanın yapımında kullanılan malzemeler, kapalı ortamda içilen sigara, yer döşemelerinde kullanılan halılar, bilgisayar tozları, klimalarda kolonize olan bir takım mikroorganizmalar ve tozlar alerji açısından risk taşır. Ayrıca bu alanlarda bulunan yapı malzemeleri, eşya ve insanlardan çıkan tanecikler, sigara dumanı, radon gazı ile formaldehit gibi kirleticiler de ortam havasında bulunabilirler. Bir enfeksiyonun hastalığa neden olacak şekilde kişiye iletilmesindeki faktörler; enfeksiyona maruz kalan bireyin bağışıklık sisteminin hassasiyeti, maruz kalma süresi, mikroorganizmanın öldürme gücü, nefes alma oranı, enfeksiyonun geçme yolu (nefes alma, gözler ve burun gibi)’dur. Bu faktörler tek başına hastalığa neden olamaz. Kişinin sağlık durumu ve bağışıklık kabiliyeti gibi özellikleri de en az alınan mikroorganizma dozu ve süresi kadar önemlidir.
Ofis çalışanlarında alerjik hastalıklar, kas iskelet sistemi rahatsızlıkları, toz ya da diğer kimyasallara bağlı akciğerler ve diğer organlarda kronik rahatsızlıklar, hareket azlığına bağlı obezite ve diğer metabolik problemler, uzun süreli hareketsizliğe bağlı varis ve hemoroid gibi damar problemleri görülebilir.
Korunmak için;
•Pencere ve kapıları açarak ortamdaki nem miktarının artması için zaman zaman doğal havalandırma yapın.
•Açık havaya çıkmayı ihmal etmeyin.
•Hasta olan kişilerden uzak durun. Elle-yanakla tokalaşmak yerine uzaktan selamlaşma riski azaltır.
•Bol su için: Şekersiz bitki çayı ve en önemlisi de su tüketimimizi artırın. Günde yaklaşık 2,5–3 litre su için.
•Vücut direncinizi artırmak için beslenme ve sıvı tüketiminize özen gösterin.
•Grip aşısı olun.
•Burnunuzun içinde yapısal bozukluk (deviasyon, büyümüş konkalar ve konjenital anomali, polip vs) varsa gidermeye çalışın.
•Ellerinizi sık sık yıkayın.
•Bilgisayarlar hijyenik bilgisayar ve elektronik donanım temizleyicileri tarafından temizlenmelidir.
•Ortak kullanım eşyalarını en aza indirin.
•İyileşene kadar birkaç gün ortamdan uzaklaşın.
•Hijyen koşullarının, özellikle su ve gıdaların takibinin düzenli yapılmasına dikkat edin.
•Tüm bunlara rağmen genel durumunuz bozulduysa en yakın sağlık merkezine veya hekime müracaat edin.