Mide Kanseri Nedir?
Sindirim sisteminin önemli bir parçası olan mide, yiyeceklerin fiziksel ve kimyasal olarak parçalandığı organdır. Yiyeceklerin sindirilmesi için ‘mukoza’ adı verilen ve midenin içini örten dokudan sindirim sıvıları salgılanır. Mide kanseri ise mide mukozası içerisinde kitle yani tümör oluşması sonucu meydana gelmektedir. Mide içerisinde oluşan tümör, genellikle midenin küçük bir kısmında ortaya çıksa da zamanla, dışa doğru midenin diğer katmanlarına da ulaşabilir ve yemek borusu, karaciğer, pankreas gibi vücudun diğer organlarına sıçrayabilir.
Dünyada en sık görülen 5. kanser türü olan mide kanseri, tüm kanser vakalarının yüzde 5’ini oluşturur. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre 2020 yılında Türkiye’de yaklaşık 2 milyon kişiye mide kanseri teşhisi konulmuştur.
Mide kanseri, diğer kanser türleriyle karşılaştırıldığında daha nadir görülse de yıllar içinde yavaş yavaş ilerlemektedir ve erken evrelerde fazla belirti göstermediği için teşhis edilmesi kolay değildir. Hastalık, öncelikle mide mukozasında değişiklikler meydana getirir. Bu evrede belirtiler genellikle fark edilmeyecek kadar az olur ve vücudun diğer bölümlerine sıçrayana kadar mide kanseri tanısı konulamayabilir. Bu nedenle, tedavi edilmesi daha zor olabilmektedir. Ancak, unutulmamalıdır ki, hastalık hakkında bilgi sahibi olup düzenli doktor kontrolüne gitmek, erken teşhis ve başarılı tedavi sürecinin anahtarıdır.
Mide Kanserinin Çeşitleri Nelerdir?
Mide kanseri temel olarak tümörün görüldüğü yerlere göre çeşitlere ayrılır. Bunlardan başlıcaları:
Adenokarsinom
En sık rastlanan mide kanseri türüdür ve vakaların yüzde 90’ını oluşturur. Bu kanser türünde kanser, mide astar bezi hücrelerinde bulunur.
Skuamöz Hücreli Karsinom
Adenokarsinom ile benzerlik gösterir ancak kanser mide astar bezi içerisinde bulunan cilt hücrelerinde oluşur.
Mide Lenfoması
MALT Lenfoma olarak bilinir. Çok nadir görülen mide lenfoması, genellikle vücudun diğer bölümlerinde ortaya çıksa da mide duvarı içinde de meydana gelebilir.
Gastrointestinal Stromal Tümör
Kanser, genellikle midede ortaya çıksa da sindirim sistemi organlarını destekleyen bağ dokusu hücrelerinde de görülebilir.
Mide Kanserinin Evreleri Nelerdir?
Diğer kanser türlerinde olduğu gibi mide kanseri de kanserli hücrelerin yayılma durumuna göre evrelere ayrılır. Kanserin büyüklüğünü yani hangi evrede olduğunu bilmek tedavi sürecinde önemli rol oynar.
Evre 1
Kanser, midenin iç yüzeyini örten mukoza tabakasıyla sınırlıdır.
Evre 2
Kanser, midenin dış katmanlarına doğru biraz ilerlemiştir, üst hücre tabakasına ulaşmıştır. Midenin yakınlarında yer alan birkaç lenf noduna da yayılmış olma ihtimali vardır.
Evre 3
Kanser midenin ana kas tabakasına yayılmıştır. 7 ya da daha fazla lenf noduna sıçramıştır.
Evre 4
Kanser midenin dışında yer alan diğer organlara da sıçramıştır. Mide kanserinin en ileri aşamasıdır.
Mide Kanserinin Belirti ve Bulguları Nelerdir?
Yukarıda da belirtildiği gibi mide kanserinin erken dönemde belirgin bir semptomu olmayabilir. Ancak sağlığınızda yaşanan bazı değişiklikleri takip edip uzun süre devam eden şikayetleriniz varsa bir doktora başvurmanızda fayda vardır.
Bu şikayetler şunlardır:
- Yemeklerden sonra midede rahatsızlık hissi mide kanserinin en önemli belirtisi olabilir. Karın ağrısı çok şiddetli değildir ve genellikle önemsenmez.
- Kilo kaybı, iştahsızlık ve çabuk doyma ise genellikle geç dönem bulgulardır.
- Midenin yemek borusuna komşu kısmındaki tümörlerde, gıdaların yutulması esnasında zorluk ve takılma hissi olabilir.
- Midenin ince barsakla birleştiği yerdeki tümörlerde ise kusma en belirgin bulgudur.
- Ağızdan veya makattan belirgin ya da gizli kanamalar olabilir.
Öte yandan, reflü belirtileri de çoğu zaman mide kanserinin belirtileriyle karıştırılabilir.
Mide Kanseri Kimlerde Görülür?
- Bakteri enfeksiyonu (Helicobacter Pylori)
Helicobacter Pylori, midede bulunabilen ve ülser, gastrit gibi yakınmalara neden olabilen bir bakteridir. Genellikle çocukluk çağında enfekte su ve gıdalar aracılığıyla vücuda girmektedir. Bu bakterinin midede varlığı ile mide kanseri ve mide lenfoması arasında ilişki olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Ancak bu bakterinin her zaman hastalık oluşturması beklenmez; hastada genetik yatkınlık da varsa bu tür sorunları ortaya çıkardığı düşünülür.
- Erkeklerde kadınlara göre yaklaşık iki kat daha fazla görülür.
Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, kadınlarda mide kanseri görülme oranı yüzde 4 iken, erkeklerde bu oran yüzde 7 olarak açıklanmıştır.
- Genellikle 50 yaşından sonra görülür.
Mide kanserinin 50 yaş ve üzeri kişilerde görülme oranı yüzde 6’dır. Ancak bu oran 50 yaş altı kişiler için yüzde 3’e kadar düşmektedir. Kanserin, 50 yaşından önce rastlanması, genetik bir yatkınlığı düşündürür.
- Beslenme şekli
Tütsülenip, tuzlanarak saklanan ve koruyucu olarak nitrat kullanılan gıdalarla beslenen toplumlarda mide kanseri çok daha sık görülür. Öte yandan süt, taze sebzeler, C vitamininden zengin besinlerin tüketilmesi ise mide kanserinde koruyucu etkiye sahiptir.
- Obezite ve aşırı zayıflık
Kişilerde yağ oranı, aşırı düşük ya da aşırı yüksek olması kanser gelişiminde risk faktörüdür.
- Sigara ve alkol
Mide kanseri sigara ve alkolü sever. Mide kanserinin sigara kullanımı ile ilişkisi %95’in üzerindedir. Kullanım süresinin artışı ve sigara miktarı ile mide kanseri arasında doğrudan bir ilişki vardır.
- Aile öyküsü
Mide kanseri olan hastaların birinci derece yakınlarında mide kanseri görülme oranı yüksektir. Bunun yanında ailevi mide kanseri vakaları da vardır. Günümüzde şüpheli durumlarda CDH1/E-cadherin geninin mutasyonunun DNA testi ile saptanmasıyla ailevi mide kanseri hastalarına önceden tanı konulabilmektedir. Bu gen mutasyonunun saptandığı hastalarda tedbir olarak midenin çıkarılması önerilir ve meme kanseri için de tarama yapılır. Zira bu mutasyonla meme kanseri riski de artar.
- Daha önce mide kanseri geçirmiş olmak
- Mide ameliyatı
Daha önce herhangi bir nedenle midesinden ameliyat olan hastalarda (özellikle ülser ameliyatı… ) 10-20 yıl sonra kanser gelişme ihtimali vardır. Mide ameliyatı geçiren hastaların herhangi bir şikayeti olmasa da belli aralıklarla kontrol amaçlı endoskopik inceleme yaptırmaları gerekmektedir.
- B 12 vitamin eksikliğine dayalı Pernisyöz Anemisi
Kansızlığın, pernisyöz anemi dediğimiz B12 eksikliği ve gastrit ile beraber seyreden formunda mide kanseri riski artmıştır.
- A grubu kan taşıyan kişiler
Nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, A kan grubuna sahip kişiler diğer kan gruplarına göre daha fazla risk taşır.
- Kirli hava solumak
Solunulan hava da mide kanserini artıran bir etmendir. Eğer havada asbetos ve talk gibi maddeler bulunuyorsa risk yükselmektedir. Bu yüzden asbest ve kauçuk ile çalışanlar, kömür madeni işçileri ile lastik ve petrokimya üretiminde çalışan kişiler riskli grupta yer almaktadır.
- Kalitesiz içme suyu
Mide Kanseri Tanısı Nasıl Konulur?
Erken evrelerde mide kanseri teşhisi koyulması zor olduğundan öncelikle fiziksel muayeneden geçerek herhangi bir anormallik olup olmadığı tespit edilir. Bu amaçla Helicobacter Pylori bakterisinin varlığını tespit etmek için kan testi istenebilir.
Günümüzde, mide kanseri teşhisi koymak için birkaç farklı yöntem vardır.
- Üst gastrointestinal sistem endoskopisi (gastroskopi) mide kanseri tanısı için en uygun yöntemdir. Gastroskopik inceleme sırasında üzerinde küçük bir kamera olan ince bir hortum boğaz yolu ile mideye indirilir. Midenin bütün bölümleri dikkatle gözden geçirilir, mukoz tabakasındaki değişimler tüm detaylarıyla takip edilir. Dokular üzerinde herhangi bir şüpheli duruma rastlanırsa küçük doku örnekleri alınır. Bu işleme de biyopsi adı verilir. Ne kadar çok biyopsi yapılırsa tanısal doğruluk oranı o ölçüde artacaktır.
- Mide kanseri tanısı bilgisayarlı tomografi ile de konulabilir ancak tomografi erken vakaları gözden kaçırabilir. Ancak endoskopi ve biyopsiyle tanı konulduktan sonra karın tomografisi mutlaka çekilir. Burada amaç, hastalığın yayılımı ve evresi hakkında bilgi sahibi olmak ve tedaviyi buna göre planlamaktır.
- Bir başka tanı aracı ise laparoskopidir. Laparoskopi de cerrahi girişimin başlangıcında faydalı olabilmektedir. Bu yöntem ile hastalığın yaygınlık derecesi incelenir.
- Kanserli hücrelerin çevre organlara sıçrayıp sıçramadığını yani metastazları belirlemede bilgisayarlı tomografinin yanı sıra ultrasonografi ve manyetik rezonans incelemelerden de yararlanılabilir.
Mide Kanseri Nasıl Tedavi Edilir?
Mide kanserinin çeşidi ve hangi evrede olduğu belirlendikten sonra en uygun tedavi yöntemine karar verilir. Hastalık ilerledikçe tedavi yöntemleri farklılaşmaktadır.
Özellikle ilk evrelerde mide kanserinin en etkin tedavi yöntemi cerrahidir. Cerrahi tedavinin amacı kanserli alanın tamamını, geride hiçbir şekilde tümör bırakmayacak şekilde temizlemektir. Kanserin midedeki yerleşimine göre midenin tamamı (Total gastrektomi) veya bir kısmı çıkarılarak (Subtotal gastrektomi) ameliyat gerçekleştirilebilir. Mide yerine getirilen ince barsak yardımıyla, artık bir midesi olmasa da, hasta ameliyattan birkaç gün sonra verilen beslenme programına göre yiyip içmeye başlayabilir. Uygun hastalarda bu ameliyatlar laparoskopik (kapalı) ameliyat şeklinde de yapılabilir. Ameliyat sırasında bölgesel lenf bezleri alınarak hastalığın evresi belirlenmektedir.
Hastalık ilerledikçe cerrahi tedavinin yanında kemoterapi, radyoterapi ve immünoterapi de tek başına ya da birlikte tedavi yöntemleri olarak uygulanabilir. Tanı ve tedavi süreci radyoloji, gastroenteroloji, genel cerrahi, onkoloji, patoloji bölümü hekimlerinin multidisipliner yaklaşımı ile birlikte yönetilmelidir.
Mide Kanserine Karşı Nasıl Önlem Alınmalı?
Mide kanserini engellemenin en önemli yolu sağlıklı bir beslenme programı benimsemektir.
Bunun için:
- Yüksek yağlı ve tuzlu, aşırı nitrat ve koruyucu içeren gıdalardan uzak durun.
- Yavaş, az ve sık yiyin.
- Yemeğinizi çok iyi çiğneyin.
- Çikolata ve kahveden uzak durun.
- Sigara ve alkol tüketmeyin.
- Kırmızı et yerine daha fazla balık tüketin.
- Taze sebze ve meyve tüketin.
- Yemek yedikten sonra en az 2 saat uzanmayın veya uyumayın.
Doktorunuza Sormanız Gereken Sorular
Tedavi planına karar verirken:
- Benim için en uygun tedavi yöntemi hangisi? Neden?
- Uygulanacak tedavideki amaç nedir? Kanserli hücreleri tamamen mi ortadan kaldıracak yoksa ilerlemesini mi yavaşlatacak?
- İkinci bir görüş almam mümkün mü? Bunu nasıl yapabilirim?
- Tedaviye ne kadar sürede karar vermemiz gerekiyor?
- Tedaviye hazırlanmak için neler yapmam gerekiyor?
- Tedavi ne kadar sürecek, nerede yapılacak?
- Riskler ve yan etkiler var mı, varsa neler ve ne kadar sürecek?
- Tedavi günlük hayatımı etkileyecek mi?
Tedavi süresince…
- Tedavinin işe yarayıp yaramadığını nasıl takip edeceğiz?
- Yan etkileri en aza indirmek için yapabileceğim bir şey var mı?
- İstenmeyen bir durum olursa hafta sonları, geceleri ya da tatillerde, sizinle (doktor) ve ekibinizle nasıl iletişime geçebilirim?
- Tedavi süresince beslenme programımda değişikliğe gitmem gerekiyor mu?
- Kendimi stresli ya da kaygılı hissedersem destek alabileceğim bir psikolog var mı?
Tedaviden sonra…
- Günlük hayatımda dikkat etmem gerek durumlar var mı?
- Tedavi sonrası hangi semptomları izlemeliyim?
- Egzersiz yapmalı mıyım?
- Özel bir beslenme programı uygulamalı mıyım?
- Kanser nüks ederse nasıl anlayabilirim?