Tıp literatüründe ampiyem olarak adlandırılan sağlık sorunu kısaca; vücut boşluklarında biriken irini (iltihap) ifade etmek için kullanılır. Ampiyemin en önemli nedenlerinden bir tanesi bakteriyel enfeksiyonların tedavi edilmemesi veya tedavinin başarısız olmasıdır. Ampiyem genellikle akciğer ile göğüs boşluğu arasındaki dar alanda biriken iltihabı ifade etmek için kullanılır. Bu boşlukta meydana gelen iltihabın başlıca nedeni zatürre olmakla birlikte geçirilen bir göğüs cerrahisi veya travma da ampiyeme neden olabilir. Bakteri kaynaklı enfeksiyonlarda genellikle antibiyotik grubu ilaçlarla tedavi etkili olduğundan ampiyem nadir rastlanan bir durumdur. Ancak ortaya çıktığında kişinin yaşamını kaybetmesine neden olabileceğinden ampiyem belirtilerinin iyi değerlendirilmesi gerekir.
Yüksek ateş, göğüs ağrısı, nefes darlığı ve balgam çıkarma gibi sempromlar ampiyemin başlıca belirtileri arasında sayılabilir. Röntgen gibi görüntüleme teknikleri ampiyemi teşhis etmeye yardımcı olur. Erken dönemde tanı konulan ampiyem vakalarında çoğu zaman antibiyotik tedavisi yeterlidir. Ancak bazı durumlarda boşluklarda biriken irinin özel bir iğne yardımıyla veya cerrahi yöntemler kullanılarak boşaltılması gerekebilir“Ampiyem nedir?”, “Belirtileri, tanı ve tedavi yöntemleri nelerdir?” gibi soruların cevapları ve ampiyem hakkında diğer merak edilenler yazının ilerleyen kısımlarında yer almaktadır.
Ampiyem Nedir?
Ampiyem vücut boşluklarında irin birikmesi ile kendisini gösteren, nadir rastlanan; ancak erken dönemde tanı ve tedavi yapılmazsa ciddi sonuçlara neden olabilen bir sağlık sorunudur. Vücutta sinüs boşluğu, göğüs boşluğu gibi boşluklar bulunur. Ampiyemin en sık karşılaşıldığı boşluklardan bir tanesi plevral boşluk olarak da adlandırılan göğüs ve akciğerler arasındaki boşluktur.
Ampiyemin en önemli nedeni başta bakteriler olmak üzere zararlı mikroorganizmalardır. İnsan vücudu normal şartlarda zararlı bakteriler gibi yabancı bir patojenle karşılaştığında onunla savaşmak için bağışıklık sistemi hücrelerini devreye sokar. Bağışıklık sistemi bakterilerle savaşma konusunda yetersiz kalırsa doktor kontrolünde antibiyotik ilaçlardan faydalanılabilir. Ancak bu ilaçlar da her zaman enfeksiyon hastalığı karşısında yeterli olmayabilir. Bu durumda vücut boşluklarında iltihaplı sıvı birikebilir. Biriken bu sıvı enfeksiyonun ilerlemesine ve buna bağlı olarak ciddi komplikasyonlar görülmesine neden olabilir.
Ampiyem tedavisi hastanın genel sağlık durumu, iltihaplı sıvının yeri ve ciddiyeti gibi faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Uzmanlar için tedavide asıl önemli olan enfeksiyonun temizlenmesidir. Bu nedenle basit vakalarda genellikle antibiyotik kullanımı ile enfeksiyon tedavi edilebilir. Antibiyotiklerin yeterli olmadığı durumlarda hekimler özel iğneler kullanarak veya farklı cerrahi yöntemlere başvurarak boşluktaki iltihabı temizleyebilir.
Ampiyem Belirtileri Nelerdir?
Göğüs ve akciğer arasında yer alan plevral boşluk normalde bir miktar sıvı içerir. Ancak vücutta herhangi bir enfeksiyon olması durumunda bu sıvının üretimi artabilir veya geri emilimi azalabilir. Bu durumda plevral boşluktaki sıvı bakterilerle enfekte olarak yoğunlaşabilir. Bu durumda başta nefes darlığı ve öksürük olmak üzere çeşitli semptomlar görülebilir. Ampiyemin basit ve karmaşık olmak üzere iki farklı türü bulunmaktadır. Basit ampiyem enfeksiyonun erken evrelerinde ortaya çıkar. Basit ampiyemin belirtileri daha hafiftir. Başlıca semptomları arasında nefes darlığı, kuru öksürük, ateş, terleme, nefes alırken bıçak saplanır gibi hissetme, baş ağrısı, zihin bulanıklığı ve iştah kaybı yer alır
Hastalığın ilerleyen dönemlerde ortaya çıkan karmaşık ampiyemde ise iltihap daha şiddetlidir. Karmaşık ampiyemde plevral boşlukta yara dokusu oluşabilir. Erken dönemde müdahale edilmezse enfeksiyon ilerleyerek plevranın (göğüs boşluğunu içten kaplayan zar) üzerinde kalın bir zar oluşumu ile sonuçlanabilir. Bu durum ciddi komplikasyonlara neden olabilir. Bunların yanı sıra karmaşık ampiyemin başlıca belirtileri şu şekilde sıralanabilir
- Nefes almada zorluk,
- Açıklanamayan kilo kaybı,
- Göğüs ağrısı,
- Öksürük.
Yukarıda sayılanların yanı sıra karmaşık ampiyem nadiren de olsa pnömotoraks (akciğer çökmesi) ve sepsis gibi daha ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Yüksek ateş, titreme, hızlı solunum, hızlı kalp atışı ve düşük kan basıncı gibi semptomlar sepsise işaret edebileceğinden vakit kaybetmeden alanında uzman bir doktordan randevu alınması ve gerekli kontrollerin yaptırılması önemlidir (4). Siz de nefes darlığı, kilo kaybı gibi yukarıda sayılan belirtileri fark etmeniz halinde vakit kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurmayı ihmal etmeyin.
Ampiyem Nedenleri Nelerdir?
Ampiyem başta pnömoni yani zatürre olmak üzere çeşitli sebeplerle ortaya çıkabilen bir sağlık problemidir. Ampiyemin başlıca nedenleri şu şekilde sıralanabilir.Bronşların geri dönüşü olmayan biçimde hasar gördüğü ve buna bağlı olarak akciğerin enfeksiyonlar karşısında savunmasız hale geldiği bronşektazi ampiyemin başlıca nedenlerinden bir tanesidir.
- Akciğere kan taşıyan damarlarda emboli (pıhtı atması) gibi bir sağlık problemi neticesinde tıkanıklık olması akciğer dokusunun bir kısmının ölmesine neden olabilir. Bu durumun neticesinde plevral boşlukta iltihaplı sıvı birikmesi riski artabilir.
- Bazı göğüs cerrahisi operasyonlarından sonra nadir de olsa ampiyem gibi komplikasyonlar görülebilir.
- Nadiren yutma güçlüğü olan hastalarda akciğerlere besin parçaları kaçmasına ikincil olarak ampiyem ortaya çıkabilir.
- Göğüs travması da plevral boşlukta irin birikmesine neden olabilir.
Yukarıda sayılanların yanı sıra diyabet ve reflü gibi hastalıklar, aşırı alkol tüketimi, bağışıklık sisteminin zayıf olması gibi faktörler ampiyem riskini artırabilir. Ampiyem akciğer kanseri gibi daha ciddi bir sağlık sorununa ikincil olarak da gelişebilir. Bu nedenle uzmanlar gerekli görürse tanı aşamasında biyopsi (parça alınarak laboratuvar ortamında incelenmesi) gibi ek tetkiklerden de faydalanabilir. Nefes darlığı, nefes alırken göğüste batma hissi gibi şikâyetleriniz mevcudiyetinde bir sağlık kuruluşuna başvurmayı ihmal etmeyin.
Ampiyem Tanısı Nasıl Konulur, Nasıl Teşhis Edilir?
Zatürre tedavisinden olumlu sonuç alınamayan durumlarda uzmanlar ampiyem şüphesi ile daha detaylı bir tanı süreci başlatabilir. Öncelikle alanında uzman bir doktor tarafından hastanın tıbbi geçmişi alınır ve fiziksel muayenesi gerçekleştirilir. Bu aşamada akciğerdeki anormal sesleri dinlemek için uzmanlar genellikle stetoskop adı verilen bir aletten yardım alırlar. Ardından tanıyı kesinleştirmek amacıyla akciğer röntgeni, bilgisayarlı tomografi (BT) ve ultrasonografi gibi görüntüleme yöntemleri kullanılabilir.
Ek olarak kan tetkikleri sayesinde hastanın beyaz kan hücre sayısı (WBC), C-reaktif protein seviyeleri (CRP) ve enfeksiyon etkeni olan bakteriler incelenebilir. Uzman doktor görüntüleme yöntemlerinin ardından plevral boşlukta sıvı tespit ederse torasentez adı verilen bir işlem ile plevral boşluktan sıvı örneği alarak laboratuvarda analiz edilmesini isteyebilir
Ampiyem Tedavisi Nasıl Yapılır?
Ampiyem tedavisinde amaç plevrada biriken irini ve sıvıyı uzaklaştırmak ve enfeksiyonu tedavi etmektir. Bunun için öncelikle uzmanlar enfeksiyonu tedavi etmeye yönelik antibiyotik ilaçlardan faydalanabilirler. Hangi tür antibiyotiğin kullanılacağı enfeksiyonun neden olduğu bakteri türüne göre değişiklik gösterir. Antibiyotik tedavisinden olumlu sonuç alınamayan durumlarda çeşitli yöntemler kullanılarak boşluktaki iltihabın boşaltılması gerekir. Bu noktada kullanılacak yöntem iltihabın derecesine göre belirlenir. Erken evre ampiyem durumunda genellikle perkütan torasentez adı verilen bir yöntem kullanılarak özel bir iğne yardımıyla plevral boşluktaki sıvı boşaltılabilir. Daha ileri evrelerde veya karmaşık empiyem durumunda irini boşaltmak için özel bir drenaj tüpü kullanılması gerekebilir. Özel bir tüp yardımıyla sıvının boşaltılması genellikle steril bir ameliyathane ortamında anestezi altında gerçekleştirilir. Uzmanların sıvıyı boşaltmak için kullandıkları başlıca cerrahi yöntemler şu şekildedir
- Torakostomi: Torakostomi yönteminde alanında uzman bir doktor tarafından iki kaburga arasına plastik bir tüp yerleştirilir. Ardından tüp bir özel bir cihaza bağlanarak sıvı boşaltılır.
- Video destekli torasik cerrahi: Bu yöntemde uzman cerrah birkaç küçük kesi yaptıktan sonra özel bir kamera yardımıyla akciğer etrafındaki etkilenen dokuyu çıkarır ve ardından bir drenaj tüpü yerleştirerek veya ilaç kullanarak sıvıyı boşaltır.
Sıkça Sorulan Sorular
Ampiyem çok sık görülmemekle birlikte erken dönemde tanı ve tedavisi yapılması gereken bir sağlık problemidir. Ampiyem hakkında sıklıkla merak edilen sorulardan bazıları aşağıda detaylı olarak ele alınmıştır.
Plevral efüzyon ampiyem nedir?
Plevral boşlukta sıvı birikmesi yani plevral efüzyon pek çok sebeple ortaya çıkabilir. Plevral efüzyona neden olan faktörlerin başında ampiyem gelir. Plevral efüzyon ampiyem plevral boşlukta biriken sıvının zatürre gibi bir sebeple iltihaplanmasıdır.
Akciğerde sıvı birikmesi tehlikeli midir?
Akciğerde sıvı birikmesi erken dönemde tedavi edilmezse nefes almada zorluk başta olmak üzere ciddi komplikasyonların görülmesine neden olabilir.
Akciğer zarı iltihabı tedavisi ne kadar sürer?
Akciğer zarı iltihabı tedavisi hastanın genel sağlık durumu, iltihabın altında yatan neden, tedaviye ne kadar erken başlandığı gibi faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Tedavi sürecinde uzman doktor enfeksiyonu kontrol altına almayı amaçlar. Erken dönemde tedaviye başlanan hastalarda ilaç tedavisi ile kısa sürede akciğer zarındaki iltihap iyileşebilir. Bununla birlikte daha şiddetli enfeksiyon durumunda tedavi süresi daha uzun olabilir.
Akciğer zarında sıvı neden olur?
Akciğerde su toplanması olarak da adlandırılan akciğer zarında sıvı birikmesi pek çok sebebe bağlı olarak ortaya çıkabilir. Akciğer kanseri, pulmoner emboli (pıhtı atması), zatürre, verem gibi akciğer hastalıkları akciğer zarında sıvı birikmesinin başlıca nedenlerindendir. Ek olarak kalp yetmezliği, karaciğer ve böbrek hastalıkları gibi sağlık sorunları da akciğer zarında sıvı birikmesine neden olabilir. Bu nedenle tedavi aşamasında uzmanlar çoğunlukla multidisipliner bir anlayışla başta onkoloji uzmanları olmak üzere diğer branşlarla birlikte hareket ederler.
Siz de bir sağlık kuruluşuna başvurarak ve/veya alanında uzman bir göğüs hastalıkları ve cerrahisi doktorundan randevu alarak düzenli kontrollerinizi yaptırmayı ihmal etmeyin.