Yüksek oranda mikroskobik büyütme uygulanarak incelenen spermin, mikroenjeksiyon işleminde kullanılması, IMSI yani sperm mikroenjeksiyonu olarak ifade edilir.
Bu işlem tüp bebek tedavisi ve normal mikroenjeksiyon ile karşılaştırıldığında, daha iyi kalitede sperm hücresinin morfolojik incelemesinin yapılmasına imkan sağlamaktadır.
Klasik bir mikroenjeksiyon işleminde, canlı sperm hücresinin büyütme oranı en fazla 200-400 kattır. IMSI yönteminde ise, ileri teknolojik mikroskoplar yardımıyla bu oran, 6000-8000 kata kadar çıkabilmektedir.
Uygulama sırasında spermler, yüksek oranda büyütülerek, hücre içi yapıları ve çekirdek içi morfolojisi detaylı şekilde incelenir. Böylece, normal mikroenjeksiyon işlemi ile görülemeyen, özellikle, spermin baş bölgesindeki yapısal problemler tespit edilerek sağlıklı sperm hücreleri kolaylıkla seçilebilir ve daha iyi kalitede embriyo gelişimine olanak sağlanır.
Yapılan araştırmalara göre, sperm başındaki çekirdek kısmında yer alan vakuoller, genetik materyalleri içermektedir. Vakuollerin laboratuvar ortamında incelenmesi, DNA yapısına ilişkin ipuçları vermektedir. Normal gebeliklerde, sorunlu DNA’ya sahip spermler, kendiliğinden elenmektedir. Sperm DNA’sında hasar olması ise embriyo gelişiminde ve gebelik oluşumunda olumsuzluklara yol açabilmektedir. Bu nedenle, yüksek mikroskobik sperm incelemesi sonrası yapılan mikroenjeksiyon işlemlerinde gebe kalma oranı yüzde 15-40 arası artmaktadır.
IMSI Uygulaması Kimler İçin Uygun?
- Yüksek derecede sperm kalitesi bozuk olanlar
- Tüp bebek denemelerinde üst üste başarısız olanlar
- Tekrarlayan düşük vakaları
- Yumurtaları sağlıklı olmasına rağmen gebe olamayanlar
- Sebebi bilinmeyen kısırlık yaşayanlar
- Embriyo gelişimi kötü ya da yavaş olanlar