Gebelik Döneminde Yaşadığınız Bel Ağrısının Nedenlerinden Biri Kemik Erimesi Olabilir!
Gebelikte en sık görülen rahatsızlıklardan biri de bel ağrıları. Özellikle hamileliğin son aylarında görülen bu ağrılar zaten zorlu bir süreç olan hamileliği daha da zorlaştırabiliyor
Hamilelikte görülen bel ağrılarını, nedenlerini ve nasıl daha kolay atlatılabileceğini Hisar Intercontinental Hospital Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanlarına sorduk…
Gebelik döneminde bel ağrısı görülmesi normal midir?
Gebeliğin genellikle 5-7. aylarında gebelerin büyük çoğunluğunda görülen bel ağrıları, doğum sonrası büyük oranda geçtiği için; kadın doğum uzmanları tarafından gebeliğin kaçınılmaz bir şikayeti olarak görülür. Bu bel ağrıları genellikle doğumdan 1-3 ay sonra kaybolur. Ancak bazı özellikler gebelikteki bel ağrısını önemli kılar. Bel ağrılı vakaların üçte birinde, ağrı yaşam kalitesini etkiler, daha sonraki gebeliklerde ağrıya yatkınlığını artırabilir ve %10-15 vakada kronik hale gelebilir.
Gebelikte görülen bel ağrılarının nedenleri nelerdir?
Gebelikte en sık karşılaşılan leğen kemiği çevresinde veya bel bölgesinde olan kas ve eklemlerin gerilimi veya gevşemesine bağlı ağrılardır. Bunların ikisi bir arada da olabilir. Bu dönemde görülen bel ağrıları biyomekanik, hormonal, damarsal veya diğer nedenlerle oluşan ağrılardır.
Yapılan araştırmalar gebelikte görülen bel ağrısının kilo alımı ve göbeğin büyümesinin sonucu oluşan vücut duruş şekli değişikliğine bağlı olmadığını; gebelik öncesinde bel çukuru fazla olanların gebelikte bel ağrısına yatkın olduğunu göstermektedir. Kısa zamanda fazla kilo artışı bel ağrısı oluşumuna neden olabilir. Gebelikte rahimdeki büyüme karın ve sırt kasları arasında kuvvet yönünden dengesizliğe veya büyümüş rahmin ağırlığı direkt olarak basıya sebep olarak ağrı yapabilir.
Gebelikte relaksin, östrojen ve progesteron serum düzeylerinde artış gözlenir. Yüksek relaksin seviyesi eklem gevşemesine, östrojen de relaksinin etkisinin artmasına neden olarak bel ağrısının gelişmesine katkıda bulunabilir.
Büyüyen rahim, aort gibi büyük damarlarda basıya neden olup, iskemi ve metabolik bozukluk bel ağrısı yaratabilir.
Bunların yanı sıra iş ve psikolojik faktörler de belde ağrıya neden olabilir.
Kalça veya çevre kemiklerde geçici osteoporoz (özelikle D vitamini eksikliği olan gebelerde eksikliğin artmasına bağlı olarak kemiklerde yumuşama ve kırılmalar), kas zorlanmaları da ağrı nedeni olabilir.
Bu Önlemleri Alarak Bel Ağrınızı Azaltabilirsiniz!
Gebelik öncesi fit durumda olmak, karın ve sırt kaslarının kuvvetli olması bel ağrısı olasılığını azaltsa da; kalça ve pelvis çevresindeki ağrıyı azaltmaz. Relaksin hormon salgılanması bazı kişilerde daha fazladır. Bu hormon bu bölgelerdeki ağrıyı artırır.
Hamilelik dönemini daha rahat geçirmek için;
- Gereğinden fazla kilo almamaya çalışın.
- Yeterli D vitamini ve kalsiyum alın.
- Sık sık yürüyün.
- Kaslarınızdaki gerilimi ve zorlanmayı azaltmak için vücudunuzun düzgün duruş şeklini koruyun.
- Otururken sık sık pozisyon değiştirin.
- Sandalyede otururken bel yastığı kullanın.
- Beliniz geceleri daha çok ağrıyorsa sırt üstü yatmaktan kaçının. Yan yatın ve karnınızı yastıkla destekleyin.
- Kalça ve belinizi yoracak hareketlerden kaçının.
- Uzun süre ayakta hareketsiz kalmayın.
- Uzun oturma ve ayakta durma sırasında bir ayağınızın altına basamak koyarak kaslarınızı gevşetmeye çalışın.
- Solunum ve gevşeme egzersizleri yapın.
- Yüksek topuklu ayakkabılar giymekten kaçının.
- Gün içerisinde sık sık istirahat edin.
- Günde birkaç defa, 1-2 saat arayla 20 dakikayı geçmeyecek şekilde, soğuk veya sıcak uygulamalar yapın.
- Masaj yaptırın.
- Çok ağrınız olduğunda hekiminizin kontrolünde ağrı kesici kullanın.
D Vitamini Eksikliği Gebelik Döneminde Artarsa Erken Yaşta Kemik Erimesine Neden Olabilir!
- Gebelikte D vitamini eksikliğine bağlı olarak bel ağrısından çok; leğen kemiği ve kalça bölgesinde ağrılar gelişebilir. D Vitamini eksikliği;
- Vücuttaki kalsiyum dengesini bozarak kemiklerdeki kalsiyumun kana geçmesine neden olur ve kemikleri zayıflatır.
- Kırık oluşma riskini artırır.
- Kas gücü azalır.
- Yürüme, merdiven inip-çıkma gibi hareketleri zorlaştırır.
- Dengede bozulmaya neden olarak düşme riskini artırır.
- Yorgunluk oluşturur,
- Yaygın vücut ağrılarına neden olur.
- Depresyona eğilimi artırır.
- Unutkanlığa neden olabilir.
- Kemikte yumuşama, erime ve kemiklerde kırılmaya yol açarak sakatlığa neden olabilir.