Dış Gebelik
Dış gebelik, kadın sağlığı açısından ciddi bir acil durum oluşturabilen ve erken tanı ile tedavi gerektiren önemli bir tıbbi durumdur. Bu durum, gebeliğin normal yerleşim yeri olan rahim içi dışında gelişmesi anlamına gelir ve zamanında müdahale edilmediğinde hayatı tehdit edebilir. Dış gebelik hakkında doğru bilgi sahibi olmak, erken tanı ve tedavi açısından kritik öneme sahiptir.
Dış Gebelik Nedir?
Dış gebelik (ektopik gebelik), döllenmiş yumurtanın rahim dışında bir yere yerleşmesi durumudur. Normal bir gebelikte sperm ve yumurta döllendikten sonra oluşan embriyo rahim içine doğru ilerler ve oraya yerleşerek gelişimini sürdürür. Dış gebelikte ise bu döllenmiş yumurta, çoğunlukla fallop tüplerine (yumurta kanallarına) yerleşir. Daha nadir durumlarda yumurtalık, rahim ağzı (serviks) veya karın içi boşluklara da yerleşebilir. Dış gebelikte embriyo gelişimini sürdüremez çünkü rahim dışındaki dokular, büyüyen embriyoyu taşıyacak şekilde yapılandırılmamıştır. Bu nedenle dış gebelik canlı doğum ile sonuçlanmaz. Dahası, zamanında müdahale edilmediğinde fallop tüplerinde yırtılma, iç kanama ve hayati tehlike yaratabilir.
Dış Gebelik Belirtileri Nelerdir?
Dış gebelik belirtileri başlangıçta normal gebelik semptomları ile benzerlik gösterebilir, bu nedenle erken tanı zor olabilir. Belirtiler genellikle gebeliğin 6-8. haftaları arasında ortaya çıkar ancak bazen daha erken veya geç dönemde de kendini gösterebilir.
- Erken dönem belirtileri: Dış gebeliğin ilk belirtileri arasında regl gecikmesi ve karın alt bölgesinde tek taraflı ağrı yer alır. Mide bulantısı, göğüslerde hassasiyet ve yorgunluk gibi normal gebelik semptomları da görülebilir. Özellikle 5 haftalık dış gebelik belirtileri lekelenme tarzı kanamalarla başlar.
- Vajinal kanama: Dış gebelikte kanama, normal menstrüel kanamanın aksine genellikle koyu kahverengi veya açık kırmızı renktedir. Bu kanama düzensiz olup, bazen lekeler halinde veya sürekli hafif kanama şeklinde kendini gösterir. Kanamanın miktarı ve süresi kişiden kişiye değişiklik gösterebilir.
- Karın ağrısı: Dış gebeliğin en karakteristik belirtisi tek taraflı karın ağrısıdır. Bu ağrı genellikle gebeliğin yerleştiği tarafta hissedilir ve zamanla şiddetlenir. Ağrı keskin, batıcı veya kramp şeklinde olabilir. Hareket, öksürme veya hapşırma ile artabilir.
- Kritik belirtiler: Eğer dış gebelik yırtılma noktasına geldiyse ani başlayan şiddetli karın ağrısı, omuz ucunda ağrı, baş dönmesi, bayılma, hızlı nabız ve kan basıncında düşüş gibi belirtiler ortaya çıkar. Bu durum acil tıbbi müdahale gerektirir.
- Rektal basınç hissi: Bazı kadınlar rektal bölgede basınç hissi yaşayabilir. Bu durum, karın boşluğundaki kan birikiminin rektuma baskı yapmasından kaynaklanır.
- Omuz ağrısı: Eğer gebelik fallop tüpünde büyümeye devam ederse dış gebelikte iç kanama belirtileri ortaya çıkabilir. Bunlar arasında ani ve şiddetli karın ağrısı, bayılma, tansiyon düşüklüğü ve omuz ağrısı bulunur.
Dış Gebelik Neden Olur?
Dış gebelik gelişiminde en önemli faktör, döllenmiş yumurtanın rahim boşluğuna ulaşmasını engelleyen durumların varlığıdır. Bu durum çeşitli anatomik, enfeksiyöz veya hormonal nedenlerle ortaya çıkabilir. Dış gebelik nedenleri şu şekilde sıralanabilir:
- Fallop tüpü hasarı: Geçirilmiş enfeksiyonlar, özellikle klamidya ve gonore gibi cinsel yolla bulaşan hastalıklar, fallop tüplerinde skar dokusu oluşumuna neden olabilir. Bu skar dokusu, yumurtanın tüp içinde hareket etmesini engeller ve dış gebelik riskini artırır.
- Geçirilmiş cerrahi işlemler: Daha önce geçirilmiş batın cerrahileri, apandisit ameliyatı, over kistleri operasyonu veya fallop tüpü cerrahileri, tüp içinde yapışıklık oluşumuna neden olabilir.
- Endometriozis: Rahim içi dokusunun fallop tüplerinde ve diğer organlarda bulunması, tüp fonksiyonlarını bozarak dış gebelik riskini artırır.
- Geçirilmiş dış gebelik: Daha önce dış gebelik geçirmiş kadınlarda tekrarlama riski %10-15 arasında değişir. Bu durum, altta yatan anatomik sorunların devam etmesi ile ilişkilidir.
- Üreme teknikleri: Tüp bebek tedavisi gibi yardımcı üreme teknikleri, çoklu embriyo transferi ve hormonal stimülasyon nedeniyle dış gebelik riskini artırabilir.
- Yaş faktörü: 35 yaş üstü kadınlarda dış gebelik riski artar. Bu durum, yaşla birlikte fallop tüplerinin fonksiyonlarında azalma ve hormonal değişiklikler ile ilişkilidir.
- Sigara kullanımı: Sigara içimi, fallop tüplerinin kas hareketlerini (peristaltizm) olumsuz etkiler ve yumurtanın tüp içinde hareketini yavaşlatır.
- İntrauterin araç (RİA): Spiral kullanımı genel gebelik riskini azaltır ancak gebelik gelişirse dış gebelik olma olasılığı artar.
- Hormonal faktörler: Progesteron eksikliği, fallop tüplerinin kasılma özelliklerini etkileyerek yumurtanın rahim boşluğuna ulaşmasını geciktirebilir.
Dış Gebelik Tanısı Nasıl Konur?
Dış gebelik tanısı, klinik semptomlar, fizik muayene ve laboratuvar testlerinin kombinasyonu ile konur. Erken tanı hayat kurtarıcı olduğundan şüpheli durumlarda hızlı değerlendirme yapılması kritik önem taşır. Tanı için şu adımlar uygulanır:
- Klinik değerlendirme: Doktor, hastanın menstrüel geçmişi, gebelik semptomları, ağrı karakteri ve vajinal kanama özelliklerini detaylı olarak sorgular. Risk faktörlerinin varlığı (geçirilmiş enfeksiyonlar, cerrahi işlemler, sigara kullanımı) değerlendirilir.
- Fizik muayene: Jinekolojik muayenede vajinal kanama, serviks hassasiyeti, adneksiyel kitle varlığı ve karın gerginliği araştırılır. Rektal muayene ile douglas poşunda hassasiyet ve dolgunluk değerlendirilebilir.
- Beta-hCG testi: Gebelik hormonu olan beta-hCG düzeyleri, normal gebelikte düzenli olarak artar. Dış gebelikte bu artış yavaş olur veya durur. Seri beta-hCG ölçümleri, gebelik gelişimini takip etmek için kullanılır.
- Ultrasonografi: Transvajinal ultrason, dış gebelik tanısında en önemli görüntüleme yöntemidir. Rahim boşluğunda gebelik kesesi görülmezken adneksiyal bölgede kitle veya serbest sıvı (kan) tespit edilebilir.
- Tanısal laparoskopi: Kesin tanının konulamadığı durumlarda minimal invaziv cerrahi yöntemle doğrudan görüntüleme yapılabilir. Bu işlem aynı zamanda tedavi amacıyla da kullanılabilir.
Dış Gebelik Tedavisi Nasıl Yapılır?
Dış gebelik tedavisi, gebeliğin büyüklüğü, yerleşim yeri, hastanın klinik durumu ve beta-hCG düzeyleri gibi faktörlere göre belirlenir. Tedavi seçenekleri şu şekilde sıralanabilir:
- Medikal tedavi: Erken dönemde fark edilen vakalarda, gebeliğin sonlandırılması için dış gebelik iğnesi olarak bilinen metotreksat uygulanır. Bu ilaç, hücre bölünmesini durdurarak gebelik dokusunun kaybolmasını sağlar.
- Cerrahi Müdahale: Tüp yırtılması ya da metotreksatın işe yaramadığı durumlarda dış gebelik ameliyatı gerekir. Genellikle laparoskopik (kapalı) cerrahi tercih edilir. Operasyon sırasında tüp açılarak gebelik materyali çıkarılabilir (salpingostomi) veya tüp tamamen alınabilir (salpinektomi).
- Takip ve İzlem: Bazı çok erken dış gebeliklerde, beta-hCG düşmeye başlamışsa ve hasta stabil durumda ise herhangi bir tedavi uygulanmadan sadece düzenli takip yapılabilir ancak bu yaklaşım çok dikkatli seçilmiş vakalar için geçerlidir.
Dış gebelik ameliyatı sonrası iyileşme süresi, yapılan işlemin türüne göre değişir. Laparoskopik cerrahi sonrası çoğu hasta birkaç gün içinde taburcu edilir ve 1-2 hafta içinde normal aktivitelerine dönebilir. Açık cerrahi yapılmışsa bu süre uzayabilir. Doktorun önerdiği istirahat ve kontroller ihmal edilmemelidir.
Sık Sorulan Sorular
Dış Gebelik Nasıl Anlaşılır?
Dış gebelik genellikle adet gecikmesiyle birlikte kasık ağrısı, lekelenme tarzında vajinal kanama, omuz ağrısı, baş dönmesi ve halsizlik gibi belirtilerle kendini belli eder. En doğru tanı, kan testi (beta-hCG) ve transvajinal ultrasonografi ile konur.
Dış Gebelik Kimlerde Görülür?
Pelvik enfeksiyon geçirmiş olanlar, daha önce dış gebelik yaşamış olanlar, tüp bebek tedavisi görenler, tüplerinde yapısal bozukluk bulunanlar ve sigara kullanan kadınlarda dış gebelik riski daha yüksektir. Ayrıca spiral kullananlarda eğer gebelik oluşursa dış gebelik olasılığı artabilir.
Dış Gebelik Riski Nasıl Azaltılır?
Cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korunmak, pelvik enfeksiyonların erken tedavisini sağlamak, sigara kullanımını bırakmak ve gebelik öncesi düzenli kadın doğum kontrollerini ihmal etmemek dış gebelik riskini azaltmaya yardımcı olabilir. Ayrıca daha önce dış gebelik geçiren kadınların planlı gebelik öncesinde doktorla görüşmesi önemlidir.
Dış Gebelik Ağrı Yapar mı?
Dış gebelik genellikle kasık bölgesinde tek taraflı ve şiddetli ağrılarla kendini gösterir. Bu ağrı ilerleyici olabilir ve bazen omuza da vurabilir. Tüp yırtılması gibi ciddi durumlarda ağrı ani ve çok şiddetli hale gelir.
Dış Gebelik Kan Testiyle Belli Olur mu?
Kanda yapılan beta-hCG testi dış gebelik şüphesini ortaya koyabilir. Normal bir gebelikte hormon seviyesi düzenli ve hızlı şekilde yükselirken dış gebelikte bu yükseliş yavaştır veya düzensizdir ancak kesin tanı için ultrason görüntülemesi ile birlikte değerlendirme gerekir.
Dış Gebelik Kendiliğinden Geçer mi?
Nadir durumlarda dış gebelik kendi kendine sonlanabilir, özellikle beta-hCG seviyeleri düşmeye başlamışsa. Bu her zaman güvenli bir süreç değildir. İç kanama riski nedeniyle doktor kontrolünde izlenmesi şarttır.
Dış Gebelik Tekrarlar mı?
Daha önce dış gebelik geçiren kadınların yeniden dış gebelik yaşama riski daha yüksektir. Bu nedenle tekrar gebe kalmadan önce doktorla görüşmek ve gebeliğin erken dönemlerinde yakından takip edilmek önemlidir.
Dış Gebelikte Adet Gecikmesi Olur mu?
Dış gebelikte de tıpkı normal gebelikte olduğu gibi adet gecikmesi görülür. Dış gebelikte gebeliğe dair belirtiler kısa süre sonra ağrı, kanama gibi sorunlarla birlikte ortaya çıkar. Bu nedenle gecikmiş adetle birlikte ağrı veya kanama varsa dış gebelikten şüphelenilmelidir.
Dış Gebelikte İlişki Olur mu?
Dış gebelik şüphesi veya tanısı konmuş bir kişide cinsel ilişki önerilmez çünkü ilişki sırasında basınç artışı ağrıyı artırabilir ya da tüp yırtılması riskini tetikleyebilir. Tanı ve tedavi süreci tamamlanana kadar cinsel ilişkiye ara verilmesi gerekir.
Dış Gebelik İçin Hangi Doktora Gidilir?
Dış gebelik şüphesi taşıyan kişilerin başvurması gereken uzman, kadın hastalıkları ve doğum (jinekoloji) uzmanıdır. Jinekologlar, hem tanı koyma sürecini yürütür hem de uygun tedavi yöntemini belirler. Acil belirtiler varsa doğrudan acil servise başvurulması önerilir.
Adet gecikmesi, kasık ağrısı, kanama veya baş dönmesi gibi belirtiler yaşıyorsanız, vakit kaybetmeden Hisar Hospital Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanlarımıza başvurun. Sağlığınızı riske atmadan harekete geçmek, sizin ve gelecekteki üreme sağlığınız için hayati önem taşır.